Mesajı Okuyun
Old 28-02-2012, 16:38   #5
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

YHGK
Esas : 2007/2-253
Karar : 2007/225
Tarih : 18.04.2007
DAVADAN FERAGAT
BOŞANMA DAVASINDAN FERAGAT ( Hükümden Sonra )
TMK.166
HUMK.91, 95
Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir.
Temyiz edilen ve fakat henüz Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca görüşülmeyen bir direnme kararı, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür.

Hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun yerel mahkemece değerlendirilip karara bağlanması için, direnme kararı bozulmalıdır. fk
DAVA VE KARAR:
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;

Balıkesir 2.Aile Mahkemesince davanın reddine dair verilen 01.12.2005 gün ve 2005/113-558 sayılı kararın incelenmesi Davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 27.04.2006 gün ve 2006/370-6430 sayılı ilamı ile;

(“...Yapılan soruşturma ve toplanan delillerle davalı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır.
Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır.
Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md166/1) karar verilecek yerde yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır...”) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Dava, boşanma.istemine ilişkindir.

Yerel mahkemenin, davanın reddine dair kararı Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuş,verilen direnme kararı da davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı asıl, direnme kararının temyizine ilişkin isteminin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca görüşülmesinden önce verdiği ve kimlik tespiti yapılmak suretiyle alınıp dosyaya konulan 15.03.2007 günlü dilekçesinde, davadan feragat ettiğini, açıkça ve koşulsuz olarak bildirmiştir.

Feragat, H.U.M.K.nun 91. Maddesinde, taraflardan birinin davadaki neticei talebinden vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 95. Maddede ise, feragatin, kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı açıklanmıştır.

Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Temyiz edilen ve fakat henüz Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca görüşülmeyen bir direnme kararı, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür.

Somut olayda, davacı, davadan feragat ettiğini açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden, bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur. Böyle bir durumda, direnme kararı Hukuk Genel Kurulu’nca temyizen incelenemez.

11.4.1940 gün ve 1939/15 esas, 1940/70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun yerel mahkemece değerlendirilip karara bağlanması için, direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacının davadan feragat beyanının yerel mahkemece incelenip değerlendirilmesi için direnme kararının ( BOZULMASINA ), oybirliği ile karar verildi.
YHGK 18.04.2007 - K.2007/225
____________ oOo ____________