Mesajı Okuyun
Old 21-03-2012, 10:19   #125
Av.Sezer Yiğit

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım, bu görev ile ilgili husus benim de kafamı karıştırdı açıkcası.

Sayın Armağan Bey'in paylaştığı kararı görünce daha da çok şaşırdım, zira Hukuk Genel Kurulu'nun son içtihadını burada uzun uzadıya tartışma fırsatı bulmuştuk.

Bakış açımı şöyle özetleyeyim,
Bildiğiniz üzere belediyeler bir bölgede imar uygulaması yaparken, %40'a kadar Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) kesintisi yapabiliyorlar.

Belediyeler bu kesintileri yol, park, okul alanları, belediye hizmet alanları gibi kamusal alan ihtiyacını karşılamak için kullanmak durumundalar. Zaten taşınmaz sahibinin, D.O.P. kesintisi ile tahsisi sağlanmış bu yerlerde herhangi bir hissesinden ya da mülkiyet hakkından bahsetmek mümkün değil.

K.O.P. olarak tabir edilen Kamu Ortak Alanı Payları eskiden D.O.P kesintisine ilaveten %5 olarak uygulanmaktayken şimdi D.O.P. %40'a çıkarılmış fakat K.O.P. kesintisi uygulaması ortadan kalkmıştır.

Fakat uygulamada belediyeler tüm bu kamusal alanları kesilen D.O.P.'lardan sağlayamamakta, dolayısıyla bir çok taşınmaz sahibinin parselinden bazı ek kesintiler yapmakta, bunları bir araya getirip kamusal alanlara ayırmaktadır. Dolayısıyla kiminden 50 metrekare, kiminden 3 metrekare kesinti yapılarak, kamusal alanlar meydana getirilmektedir.

YHGK'nun son içtihatından sonra biz uzlaşma için, örneğin okul yeri olarak ayrılmış bir taşınmazın hissesi için Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurduğumuzda "şu an kamulaştırma yapmayacağız, ancak okul alanına ihtiyacımız var daha sonra kamulaştıracağız" minvalinden bir cevap üzerine kamulaştırmasız el atma davası açtık.

Şimdi bu bilgiler ışığında, ben uyuşmazlık mahkemesinin kararını anlamakta zorlanıyorum. Zira belediye okul alanı olarak tahsis etmiş olsa bile, yapılan başvuru üzerine Milli Eğitim Bakanlığı veya İl Özel İdaresi "bu parsele ihtiyacımız yok" derse belediyeye başvurulup ilgili düzenlemeler yapılır, taşınmaza el atma ortadan kaldırılabilir.

Dahası, 1 metrekare bile olsa, üzerinde vatandaşın mülkiyet hakkı olan ve ilgili idare tarafından beş sene geçmiş olmasına rağmen kamulaştırma yapılmayan, aynı zamanda da kullanımına imkan verilmeyen bir taşınmaza, benim fikrime göre bu taşınmazın tahsis edildiği idare tarafından haksız bir şekilde el atılmıştır.

Ben kararı bir kaç defa okudum fakat hala düşünüyorum, acaba kaçırdığım bir husus mu var?