Mesajı Okuyun
Old 04-05-2010, 23:57   #3
anarkh

 
Varsayılan

Öncelikle, somut olayda karşı tarafın iki yıl geçtikten sonra hata, hile, ikrah veya gabin kurumlarına başvurması mümkün değildir. Çünkü bu kurumlar sözleşmeyi yapanın temyiz kudretine sahip bulunduğu vakıasına dayanarak, akdedilen bir sözleşmenin bir yıl içinde geçersiz kılınmasına imkan verir. Bir yıl geçtikten sonra söz konusu kurumlara dayanılarak bir dava açılamaz. Somut olayda satış işleminin sonradan öğrenildiği de ileri sürülemez, zira söz konusu hukuki sebeplere dayanırken bir yandan da yaşlı kadının temyiz kudretine sahip olmadığı iddia edilemez. Öte yandan aynı sebepten muvazaa temeline de dayanılamaz. Çünkü tarafların gizledikleri herhangi bir gizli işlem bulunmamaktadır.
Bu durumda karşı taraf ancak, yaşlı kadının sözleşmenin yapıldığı anda "fiil ehliyetine" sahip olmadığını iddia etmesi gerekirdi. Karşı tarafın dayanabileceği tek yol, sözleşmenin yapıldığı andan itibaren fiil ehliyeti (somut olay açısından ayırt etme gücünden yoksunluk) yokluğundan geçersizliğini iddia etmektedir. Bu iddianın dışında, bir yıl geçtikten sonra hata, hile, ikrah kurumlarına dayanılamaz. Eğer yaşlı kadının sözleşmeyi yaptığı anda temyiz kudreti varsa, artık bu durumda satış işleminin geçersizliğinin ileri sürülemeyeceği kanaatindeyim.