Mesajı Okuyun
Old 01-01-2013, 20:33   #1
nopasaran

 
Varsayılan Cumhuriyet Savcılarının Kolluk görevlilerine Emir ve Talimatları - yazılılık

Saygıdeğer hukukçular.Ben ... İl Jandarma Komutanlığı Kom Şubesinde grevli bir astsubayım.Kolluk görevlisi olmam nedeni ile hukuk ile iç içe bulunmaktayım.Ancak yapmış olduğum araştırmalar neticesinde sizlere sormak istediğim konu hakkında yeterince aydınlatıcı bir bilgi edinemedim.Sormak istediğim husus yakalanan bir şüpheli ile ilgilidir.Şöyle ki kaçakçılık suçu nedeni ile bir şahsı yakalayak durumdan nöbetçi Cumhuriyet Savcısına telefon ile bilgi verdik, savcı hanım şüphelinin gözaltına alınarak mevcutlu getirilmesi talimatını verdi.Şahsı saat 10.30 sıralarında yakaladık ve işlemlerini tamamlayıp saat 15.30 sıralarında adliyeye sevk ettik.Savcı hanım şüphelinin işlediği iddia olunan suç bakımından şüphelinin ifadesinin müdafi katılımıyla alınması gerektiğini ve adliyede müdafi olmadığını baro ile yaptıkları görüşme neticesinde müdafinin bir sonraki gün ilçeye gelebileceğini öğrendiklerini ve bu nedenle şüphelinin nezarethaneye alınarak ertesi gün öğleden sonra yeniden adliyeye sevk edilmesi talimatını verdi ve biz soruşturma evrakını savcı hanıma teslim ettikten sonra şüpheliyi alarak adliyeden ayrıldık.Bir sonraki gün şüpheliyi adliyeye sevk etmeden önce adliye ile yaptığımız telefon grüşmesinde müdafinin henüz adliyeye gelmediğini saat 13.00de adliyede olacağını ve şüpheliyi bu saatte hazır etmemizi söylediler.Biz de bu bilgiyi savcı hanımı yeniden telefon ile arayarak teyit ettik ve alınan talimat gereği şüpheliyi saat 13.00 de adliyeye sek ettik.Sevk ederken de yanımıza gözaltı süresinin uzatılması hususunu içeren bir talep yazısı aldık.Çünkü şüpheli bir önceki gün saat 10.30'da yakalanmıştı.Mevzuata göre şüphelinin yakalama anından itabaren 24 saat içerisinde adliyeye sevk edilmesi gerekiyordu.Ancak bir sonraki gün saat 13.00de gittiğimiz için 24 saatlik süre 2,5 saat kadar geçmişti.Bu süre için savcı hanıma gözaltı süresinin uzatılması için talep yazısı sunduk.Savcı hanım gözaltı süresini uzatamayacağını, şahsın nezarete giriş saati itibari ile sürenin dikkate alınması gerektiğini, çünkü bizim ilk etapta şahsı adliyeye sevk ettiğimizi ancak müdafi temin edilemediği için yeniden nezarethaneye almamız zorunluuğu doğduğunu bu nedenle süreyi uzamaya gerek olmadığıı belirttiler.Biz kendisine mevcut mevzuat uyarınca ve nazik bir ifade ile karşı çıktık ancak sonuç değişmedi.Ayrıca savcı hanımın yapılan tüm bu işlemler ile ilgili talimatları sözlü(telefon ile) idi.CMK uyarınca Cumhuriyet Savcılarının sözlü talimatları derhal yerine getirilir ancak bu talimatlar en kısa sürede yazılı hale dönüştürülür hükmü amirdir.Ancak bu olayda savcı hanım bize sözlü talimatlarını içeren herhangi bir belge de vermedi.Siz değerleri hukukçulara sormak istediğim husus Cumhuriyet Savcılarının yasaya ve mevcut yönetmeliklere aykırı olduğunu düşündüğümüz bu tarz talimatlar vermeleri durumuda davranış tarzımızın nasıl olması, ve özellikle sözlü talimatlarını yazıya çevirmedikleri durumlarda bizlerin nasıl hareket edebileceği, ileride bu şüphelinin(şüpheli tutuklandı) davasına bakacak olan avukatın soruşturma evraklarını incelemesi durumunda şahsın yakalama tutanağına göre yakalandığı saat ile bir sonraki gün adliyeye sevk edildiği saat(hekimin vermiş olduğu gözaltı çıkış raporu üzerinde yazılı bulunan saat) arasında bulunan fark nedeni ile kolluk personeli hakkında suç duyurusunda bulunması durumunda bizlerin hukuki sorumluluğunun ne olacağıdır.Somak istediğim soruyu bir örnek üzerinden sunmaya çalıştım, ancak sorumun esası savcıların sözlü talimatları ve bu talimatların yazıya geçirilmemesi ile ilgilidir, keza bahsettiğim olay sadece bir örnektir oysa bizler çoğu zaman bu örneklerle karşı karşıya kalabilmekteyiz.Şimdiden yardımlarınız ve değerli fikirleriniz için teşekkürlerimi sunuyor başarılı çalışmalar diliyorum.