Mesajı Okuyun
Old 22-03-2013, 15:55   #8
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan LAWYER2015
Herkese Merhabalar

Vekalet koyacağımız müvekkil aleyhine açılmış bir alacak davasında mahkeme hakimi HMK 392.maddeyi gerekçe göstererek teminatsız ihtiyati haciz kararı vermiş durumda. Halbuki HMK 392.madde ihtiyati tedbir hükmünü düzenlemekte.. İcra İflas Yasası 259.madde ise ihtiyati haczi düzenlemekte olup teminat alınması gereğini emretmekte.. Bu hususta itirazlarımızı yapacağız.. Sizce de haklı mıyım arkadaşlar ?

İkinci husus İİK’nun 261’inci maddesi,*alacaklının, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde kararı veren Mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğu, aksi halde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağı*hükmünü amirdir. Buna göre, davacının alacak davasını açmadan önce ihtiyati haciz talepli başlıbaşına bir taleple ihtiyati haciz kararı alıp bu kararı icra dairesi marifetiyle icra edip ardından da tamamlayıcı merasim olarak alacak davası açması gerekmez miydi ? Davacı direk alacak davasında ihtiyati haciz talep etmiş mahkemede İhtiyati haciz kararı vererek kararın bir örneğinin nöbetçi icra müdürlüğüne gönderilmesine karar vermiş..Sizce mahkeme hakiminin alacaklının yerine geçip ihtiyati haciz kararını nöbetçi icra müdürlüğüne göndermesi haklı mıdır ? Usul nasıl olmalıdır ? Hatalar var mıdır ? Bu hususlarda yardımlarınızı rica ediyorum..Saygılarımla..

Mahkemenin bu şekilde karar vermesi mümkündür. Hakim tedbirin niteliğini ve türünü olayın özelliklerine göre belirlemekte serbesttir. Dolayısıyla bu tedbir, konusu itibariyle malların muhafazası altına alınması (haczi) şeklinde de tezahür edebilecektir. Ki, m.391 bu hususu sarahaten düzenliyor.