Mesajı Okuyun
Old 15-12-2010, 22:51   #365
emrahcevik

 
Varsayılan

sayın tavus,

2004 mezunuyum. öğrencilerin öğrencilere yaptıkları ve yönetim tarafından da desteklenen baskıcı bir yapıdan bahsetmiştim aslında.

birkaç örnek verirsem net olarak anlaşılacaktır.
  1. üniversite vakfı tarafından yaptırılan iki adet yurttan biri erkek biri kız yurdu olarak hizmet veriyordu. kız yurdu erkek yurdu ile aynı hizadaydı. erkeklerin kız yurdunun önünden geçmesi yasaktı. kendilerine "reis" ve "teşikilat" diyen kabadayı tipler, oraya geçmek isterseniz siz engellerlerdi.
  2. ilk anayasa dersi öncesi anayasa hocasının dersten çıkarak "reis" tabir edilen kabadayı tiplerin biz yeni gelenlere hitaben sınıfta okulun düzeni ve kendilerinin çizdikleri sınırlarla ilgili konuşma yapmalarına göz yumması okuldan soğutmuştu.
  3. yurdun hemen yanında bulunan kız yurduna bakan pencerelerin perdelerinin açılması yasaktı. ben bir kere açtım, kız arkadaşlardan biriyle konuşmak için ve "reis" tabir edilen kabadayı tiplerden biriyle birbirimize girdik.
  4. top sakal bırakmak "reis" tabir edilen tipler tarafından yasaklanmıştı. ben top sakal bıraktığım için uyarı aldım birkaç kere. bazı arkadaşlarım bu yüzden dayak yediler.
örnekler ne kadar basit değil mi? ama insanın o yaşta daha ağır sorunları olmuyor. sorunlar da bu kadar basit. fakat daha vahim örnekler ve olaylar da var bolca. yök düzeninin dayattığı ve yönetim destekli bu tür bir örgütlenmenin olduğu bir ortamda özgür düşünceden ve bilimsellikten söz edilebilir mi? sizin şahin hoca'nın öğreteceği borçlar kanunu veya yavuz hoca'nın öğreteceği anayasa maddelerine ihtiyacınız yok. öğretilenlerin sizi dönüştürmesi ve özgür düşünebilen bireyler haline getirmesi gerekir. roma hukuku kitabında roma devletinin yıkılmasını bugünkü devletimize de atıf yaparak "ailenin bozulmasına bağlayan" bir roma hukuku kitabı yazarından -üstelik latince dahi bilmeyen- ne kadar ne alırsınız o da size kalmış. ben, kuru bilgi dışında bu bilgileri bana verenlere benzememem gerektiği dışında bir şey öğrenemedim. hata bende de olabilir.

ama okulu övmeden önce çok iyi düşünmek gerekir. selçuk, tipik bir anadolu üniversitesidir. ve tipik bir anadolu şehri ile tipik bir anadolu üniversitesinin tüm sorunlarını bünyesinde barındırır. çoğulculuğu reddetme, hoşgörüsüzlük, farklı olana tahammülsüzlük, kütürel çoraklık, baskı vs.

tabi bu yazdılarımı "ol mahiler ki derya içredir, deryayı görmezler" diye bağlayayım. sonradan bakınca durum değişecektir.