Mesajı Okuyun
Old 31-10-2009, 11:52   #30
üye31284

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Muzaffer ERDOĞAN
Yukarıda Suat bey'in bir sorusu var.

Bağıştan dönme koşulları oluşursa?

Saygılar


T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2004/13-73
K. 2004/29
T. 28.1.2004

İSTİRDAT DAVASI ( Çeyiz Senedindeki Ziynet Eşyalarının İadesi - Evlilik Birliğinin Borçlarına Harcandığı/Davalı İade Edilmemek Üzere Verildiğini Kanıtlamadıkça İade ve Tazmin İle Mükellef Olduğu )

ÇEYİZ SENEDİNDEKİ ZİYNET EŞYALARI ( İstirdat Davası - Evlilik Birliğinin Borçlarına Harcandığı/Davalı İade Edilmemek Üzere Verildiğini Kanıtlamadıkça İade ve Tazmin İle Mükellef Olduğu )

ZİYNET EŞYALARI ( Çeyiz Senedindeki/İstirdat Davası - Evlilik Birliğinin Borçlarına Harcandığı/Davalı İade Edilmemek Üzere Verildiğini Kanıtlamadıkça İade ve Tazmin İle Mükellef Olduğu )

İSPAT YÜKÜ ( Davalının Çeyiz Senedindeki Ziynet Eşyalarının İade Edilmemek Üzere Verildiğini Kanıtlaması Gereği - Aksi Halde İade ve Tazmin İle Mükellef Olduğu )

TAZMİN MÜKELLEFİYETİ ( Davalının Çeyiz Senedindeki Ziynet Eşyalarının İade Edilmemek Üzere Verildiğini Kanıtlaması Gereği - Aksi Halde İade ve Tazmin İle Mükellef Olduğu )

4721/m.185, 186, 188

ÖZET : Taraflar ve tanıklarca imzalanan çeyiz senedindeki davacıya ait ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği, davacı tarafından evden ayrılırken götürülmediği, aksine bozdurularak davalı adına araba alındığı onun da satılarak evlilik birliğinin borçlarına harcandığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çeyiz senedindeki ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkin davada, sözleşme hukuku kurallarına göre davalı, iade edilmemek üzere söz konusu ziynet eşyalarının kendisine verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile mükelleftir.


KARAR : Dava istirdat istemine ilişkindir.

Davacı kadın 19.7.2002 tarihli dava dilekçesinde, aralarında boşanma davası devam eden davalı ile ayrı yaşadıklarını, çeyiz senedindeki eşyaların kendine iade edilmediğini beyanla, aynen iadesini, olmadığı takdirde dava tarihindeki değerinin faizi ile ödenmesini talep etmiştir.

Davalı, çeyiz senedindeki ziynet eşyaları dışındaki eşyaların iade edildiğini, ziynet eşyalarının ise davacı tarafından kendisine bağışlandığını paraya çevrilerek araba satın alındığını, daha sonra arabanın da satılarak evlilik birliğinin borçlarının ödendiğini beyanla davanın reddini istemiştir.

Mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar, yukarıda belirtilen nedenlerle Özel Dairece bozulmuştur.

Mahkemece, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 185/2, 186/son ve 188/1 maddeleri karşısında, evin infak ve iaşesinin sadece kocaya ait olduğu yönündeki bozma gerekçesinin kabul edilemeyeceği, Türk Medeni Kanunu'nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarının belirtildiği, çeyiz senedindeki ziynet eşyalarının paraya çevrilerek araba alındığı ve daha sonra arabanın da satılarak birliğin borçlarının ödendiği, davalının elinde kalmadığı" gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.

Taraflar ve tanıklarca imzalanan 20.6.1999 tarihli çeyiz senedindeki davacıya ait ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği, davacı tarafından evden ayrılırken götürülmediği, aksine bozdurularak davalı adına araba alındığı onun da satılarak evlilik birliğinin borçlarına harcandığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava, çeyiz senedindeki ziynet eşyalarının iadesi istemine ilişkin olup, sözleşme hukuku kurallarına göre davalı, iade edilmemek üzere söz konusu ziynet eşyalarının kendisine verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile mükelleftir.

Somut olayda davalı, ziynet eşyalarının kendisine bağışlandığını iddia etmiş ise de, bunların bağışlandığı harcamaların davacının isteği ve onayı ile yapıldığı kanıtlanamadığından davalının aynen iade veya tazminle sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken davanın reddi isabetsizdir.



O halde, yukarıda belirtilen bu nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 28.1.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.