Mesajı Okuyun
Old 17-11-2008, 00:28   #16
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan Taraftar ve avukatlara herkese duyurmak

Alıntı:
Yazan zeynel
Sayın Admin,
Sayın Caner87'nin hassasiyetine katıldığımı bilmenizi isterim. Sizin çok dikkatli ve yansız site yöneticiliği yaptığınızı uzun süredir devam eden üyeliğim nedeniyle bilmekteyim. Ancak, sitedeki bir yanlışa işaret eden bir üyenin hakkını da teslim etmek gerekir. Polemiklere meydan vermemek için çok detayına girmeyeceğim, ancak site üyelerinden bazılarının kendi şahsi davalarını sitede celse celse verdiğini, site aracılığıyla duruşmalara taraftar toplandığını bilmiyormuyuz? Benzer şekilde "Avukata hakaret davası"nı site aracılığıyla takip etmiyormuyuz?

Somut olayda, Sayın Ali Başyurt'un "ateş olmayan yerden duman çıkmaz" imasını çağrıştıran özdeyişi bu nedenle ve haklı olarak bazı üyeler gibi benide rahatsız etmiştir. Bu nedenle Sayın Caner87'nin eleştirilerine katıldığımı belirtir, herkese saygılar sunarım..


Yargılama açık (aleni) denilmesine karşın duruşma kapılarının içerisinde neler olup bittiğini ve hem de nasıl olup bittiğini öğrenmek tüm toplumun hakkıdır. Yargı yetkisini kullananların bazılarının el ele verip, ağız birliği edip, göstermelik yargılama işi yapma gayretlerinin yanlış olduğunu tüm topluma ve hatta tüm dünyaya haykırmak, bas bas bağırmak gerektiği düşüncesindeyim.

Bu düşünüşle kendimizin sanık olarak yargılandığı Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosya süreci ve ayrıntılarını Türk Hukuk Sitesi'nde http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=5702 adresinde yazılmıştır.

Sanık olarak bizi koruma amaçlı 'görülmekte olan dava' kavramına takılmaksızın ve lekelenmeyeceğimize olan güvenimizle "duruşmalara yalnızca taraftar değil isimsiz avukatlar da çağırmış ve destek bulmuştuk. Tüm bu yapılan "site aracılığıyla avukat ve taraftar toplama" yönündeki çabalarımızın ne kadar haklı olduğu mahkemenin bizim hakkımızda "kanıt yetersizliği nedeniyle Beraat kararı" vermesi ve ayrıca bu beraat kararını beğenmediğimiz için BOZULMASI İÇİN HAKKIMIZDAKİ BU BERAAT KARARINI TEMYİZ ETMEMİZ olgularıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Görülmekte olan dava deyimi, asla ve asla kamunun bilgi edinme ve bilgiye ulaşma hakkına engel olmamalıdır.


Alıntı:
Sayın Admin,
Anayasanın 138.maddesi, herşeyin serbestçe konuşulduğu/konuşulabildiği TBMM.de görülmekte olan bir dava ile ilgili tartışmaları yasaklarken, bunu diğer kişiler ve platformlarda evleviyetle yasaklandığı kanaatindeyim..

Dikkat ederseniz, ben mesajımda hukukçu tarafsızlığı ve titizliğinden bahsettim. Bunu yazarkende, üyelerin bu hususlarda dikkatini çekmeye çalıştım. Bu konuda site yönetimine bir sitemim olduğunu sanmıyorum. Ancak toplum olarak çabuk tahrik olduğumuz bilinmektedir. Ben de site yönetimini sansür konusunda tahrik ettiysem özür dilerim..

İşin esprisi bir yana, hukukçu üyelerden beklenti, birkaç üye arkadaşın gösterdiği ve özellikle Av.Cengiz Aladağ'ın ders mahiyetindeki duruşunu vurgulamaya çalıştım. Alınganlık gösterecek bir husus olmadığını düşünüyorum.

Devam eden bütün olaylar aynı değildir. Savcının Avukata "lan" demesi tabiki yanlıştır ve bu yanlışlığa işaret etmek için dava sonucunu beklemeye gerek yoktur. Ancak somut olay gibi, insanların şeref ve haysiyetini ilgilendiren olaylarda biraz daha hassasiyet bekledim hepsi bu..

Bu tartışmanın, özelde site ve genelde toplum adına faydalı bir tartışma olduğunu düşünüyorum. Tekrar herkese selam ve saygılar sunarım..

Mahkemenin duruşması sırasında "İddia makamında savcı sıfatıyla görevli kamu memuru"nun "Savunma makamında görevli avukat"lara "ULAN" demiş olması yalnızca yanlış değil aynı zamanda suçtur; hem savcılık meslek suçu, hem de hakaret suçu.

Peki o kamu memuru, mesleğe başlarken, yıllar önce ettiği yemini çiğneyerek ve hakim huzurunda suç işledi de ne oldu; disiplin soruşturması veya genel suç soruşturması mı açıldı ? Biz bugüne kadar duymadık.

İşte makamda görev yapan ve suç işlemekte dokunulmaz olduklarını sananlardan soruşturma açılıpta hesap sorulamıyor olabilir, ancak duyduğum bir sözü aktarmak isterim:

Hesap sormak güç işidir, ancak, hesap verebilmek erdemdir.

Sonuç:
Etkili soruşturma yapılmasını ve adil yargılamanın yaptırılmasını sağlamak bakımından kamuya bilgi duyurmak gereklidir.

Not:
24 Aralık 2008 günü Kadıköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi 2008 / 224 e. sayılı dosyayla SANIK AVUKAT Ömer Kavili hakkında yeni bir davanın duruşması ayrı bir başlık altında duyurulacaktır.

Ömer KAVİLİ
Hukukçu

" Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! "