Sayın kullanıcılar, yedieminiliği suistimal suçayla ilgili bir olay var, görüşünüzü almak istiyorum. Olay şu;

Borçlu hakkında icra takibi nedeniyle 2004 yılı Kasım ayı içinde borçlunun evinde haciz yapılıyor, haczedile eşyalar borçluyla birlikte yaşayan oğluna yediemin olarak bırakılıyor. Daha sonra memur olan borçlunun oğlu yediemin başka bir ile tayını çıktığından, ailesinin yanından ayrılıyor. Hacizli eşyalar aynı adreste kalmaya devam ediyor. Ancak yediemin icra dosyasına gittiği adresi bildirmiyor. Bu sırada alacaklı tarafından (01.06.2005 tarihinde yürürlükten kaldırılmış bulunan) İİK 336/a'ya istinaden 2005 yılı Nisan ayı içinde mahcuz malların 7 gün içinde icra dairesine teslim edilmesi hususunda, yedieminin daha önce ailesiyle birlikte yaşadığı adrese yediemin adına çıkarılan muhtıra Teb.K.21'e göre muhtara tebliğ ediliyor. Yedieminin bu muhtıradan haberi olmuyor, dolayısıyla teslim gerçeleşemiyor. Bunun üzerine alacaklı icra ceza mahkemesine şikayetti bulunuyor, icra ceza mahkemesi İİK 336/a yürürlükten kalktığından savcılığa sevkediyor, savcılıkça da TCK 289/1'a dayanılarak yediemin hakkında Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılıyor. Bu arada, aynı eşyalar aynı icra dosyasından, haciz düştüğünden yeniden haczediliyor bu kez borçlunun eşine yediemin olarak teslim ediliyor.

Sonuç olarak, yediemin muhtıradan haberdar olmadığından, muhtıra tebliğ sırasında başka bir ilde yaşadığından teslim gerçekleşmiyor, TCK 289/1'deki şekliyle "mahcuzlar üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunma" yok kanısındayım, sırf bu yüzden dolayı mahkemece ceza verilebilir mi sizce?