Mesajı Okuyun
Old 18-09-2006, 17:26   #56
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Bu başlık altındaki anketin sonuçlarını gördüğümde büyük bir şaşkınlık yaşadığımı belirtmek zorundayım. Hukukçu üyelerin ağırlıklı olduğu bir sanal ortamda dahi idam cezasını onaylayan pek çok insan mevcut. Ben çok ama çok şaşırdım... Ve tuhaf bir burukluk da yaşadım kendimce!

Başlık altındaki her görüşü, her kelimeyi tek tek okudum, dikkatle ve özenle, kendimi bir daha test ettim fakat sonuçta fikrimde en ufacık bir oynama olmadığını görerek yazmaya karar verdim.
Sürekli yapıldığı gibi gözler önüne korkunç örnekler serildiğini gördüm, hani "sizin başınıza gelse napardınız, ölmesini istemez miydiniz?" dokundurmasını fazlaca hissettim. Bu şekilde bir düşünceye sevketmeye ne gerek var diye düşündüm.
Bu konuda objektif bir karar verebilmek için hukuk ilkelerini,hukuk mantığını,hukukun amacını,insan haklarını ve sair değerleri önümüze almamız gerekmektedir.Benden daha iyi bilirsiniz avukatlık mesleğinde duygularımızı ikinci plana alarak hareket etmek zorundayızdır. Aksi takdirde ne hacizde muhafaza yapıp mal kaldırabilir ne de vatandaşların çeşitli cezalardan hüküm giymesinde rol oynayamazdık.
Çünkü her şeyin dışında düşünecek olursak,sanıkların, borçluların ve davalıların her zaman acı çekecek -en azından- bir seveni olacaktır...
İdam cezasına ilişkin kararımızı düşünürken de duyguların üstünün örtülmesi gerekmektedir.Kanı kanla almak düşüncesi duyguların sonucudur. İntikam isteği ve hınç duygusunu içerisinde barındırır.
Hukukun farklı amaçları gözetildiğinde dahi idam cezasını bu amaçların temeline, tabanına, tavanına, arasına veyahut hiçbir yerine yerleştiremiyorum ben. Acaba düşüncesiz miyim? Geniş bakamıyor muyum? Bu soruları kendime soruyorum fakat yine düşüncelerim değişmiyor.
İdam cezasının savunulur tek bir yanını göremiyorum.

Korku salmıyor mu sizin de içinize?Üşümüyor musunuz? İlkel gelmiyor mu? Çaresizce gelmiyor mu?
Neden intihar edenlere hemen etiket yapıştırırlar, "kolay yolu seçti" diye! Devlet de idam cezası yoluna gittiğinde kolayına kaçmış olmuyor mu?
Korku salmak mıdır hukukun amacı?İntikam almak mıdır?İdam yoluyla adam öldürmek devlet eliyle işlenmiş bir kan davası cinayeti değil midir bazen?Kimi zaman da benim gibi düşünmeyeni yaşatmam mantığına/mantıksızlığına dayanmaz mı? Kamu düzeni bu şekilde mi sağlanır? En temelinde kanın yerde kalmaması isteği olduğunu kim yadsıyabilir? İdam cezasını onayladığına ilişkin görüşler yazan meslektaşlarımın bile özellikle "öldüren ölmelidir" noktasından hareket ettiğini görmekteyim.

Son olarak,bu memlekette "bir dönem" sıra sıra idam edilen ve hala acılarını yaşadığımız insanların var olduğunu da hatırlatmak istiyorum...İdam cezasının varlığının, bir devletin güçsüzlüğünün de göstergelerinden biri olduğunu düşünüyorum.

Her birinizin görüşlerine tek tek saygı duymaktayım ama ben idam cezasının onaylanmasını kabullenemiyorum, kabullenmeyeceğim!
Bir kez daha "idam cezasına hayır" diyorum!
Saygılarımla...