Mesajı Okuyun
Old 28-05-2010, 12:48   #3
raskalnikow

 
Varsayılan

MADDE 68 - (Değişik: 538 - 18.2.1965 / m.38) (Değişik 1. fıkra: 4949 - 17.7.2003 / m.16) Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.
kira kontratı üzerinde ki imzaya itiraz etmedi ise ikrar etmiş sayılır. Bu durumda icra iflas kanununun 68/1 maddesinde ki belgelerden sayılacağı için itirazın kaldırılmasını talep edebilirsiniz.
kONUYA İLİŞKİN İKİ ADET YARGITAY KARARI AŞAĞIDADIR.
<H4>T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/7138

K. 2007/9107

T. 7.5.2007

• İTİRAZIN KALDIRILMASI ( Takip Konusu Belge Altındaki İmzalarına Borçluların İtiraz Etmediği - Sözü Edilen İş Bu Belge İİK'nun 68/1 Maddesinde Yazılı Nitelikleri Taşıdığından Kabulü Gereği )

• İMZAYA İTİRAZ EDİLMEMESİ ( Sözü Edilen İş Bu Belge İİK'nun 68/1 Maddesinde Yazılı Nitelikleri Taşıdığından İtirazın Kaldırılması Talebinin Kabulü Gereği )

• BELGENİN NİTELİĞİ ( Takip Konusu Belge Altındaki İmzalarına Borçluların İtiraz Etmediği - Sözü Edilen İş Bu Belge İİK'nun 68/1 Maddesinde Yazılı Nitelikleri Taşıdığından Kabulü Gereği )

2004/m.68/1


ÖZET : Takip konusu belge altındaki imzalarına borçlular itiraz etmemişlerdir. Bu belgelerdeki alacak şarta bağlı olmadığı gibi karşılıklı edimleri de içermemektedir. Sadece borç nedenini açıklamaktadır. Bu durumda sözü edilen iş bu belge İİK'nun 68/1 maddesinde yazılı nitelikleri taşımaktadır. O halde mahkemece asıl alacak yönünden borçluların itirazlarının kaldırılmasına ve faize yönelik itirazların üzerinde durularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklının borçlular hakkında başlattığı genel haciz yolu ile takibine dayanak yaptığı belge aynen `Avcılarda Coşkun Palaz'a ait olan arsayı satıp parasını Halil Abdullah Küçük kullandık. Coşkun Palaz'a arsadan dolayı ( 50.000 DM. ) borçluyuz` denilerek Halil Küçük Abdullah Küçük imzalarını ihtiva etmektedir. Konu ile ilgili ( İİK. 68/1 inci maddesi ise `talebine itiraz eden alacaklının takibi imzası ikrar ve Noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir, yasal düzenlemesini ihtiva etmektedir. Somut olayda, takip konusu belge altındaki imzalarına borçlular itiraz etmemişlerdir. Bu belgelerdeki alacak şarta bağlı olmadığı gibi karşılıklı edimleri de içermemektedir. Sadece borç nedenini açıklamaktadır. Bu durumda sözü edilen iş bu belge İİK.nun 68/1 maddesinde yazılı nitelikleri taşımaktadır. O halde mahkemece asıl alacak yönünden borçluların itirazlarının kaldırılmasına ve faize yönelik itirazların üzerinde durularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gereken alacaklının isteminin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 07.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx
</H4>YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 2008/6-121

K. 2008/123

T. 13.2.2008

• KİRA ALACAĞININ TAHSİLİ ( Davalı Yapmış Olduğu İtirazında Kira İlişkisine ve Kira Miktarına Karşı Çıkmayıp Borcu Olmadığı Savunmasında Bulunduğuna Göre İ.İ.K.’nun 68.Maddesindeki Belgelerden Birisi İle Savunmasını Kanıtlamak Zorunda Olduğu )

• YAZILI KİRA SÖZLEŞMESİNE DAYALI TAHLİYE İSTEMİ ( Davalı Kira İlişkisine ve Kira Miktarına Karşı Çıkmayıp Borcu Olmadığı Savunmasında Bulunduğuna Göre İ.İ.K.’nun 68.Maddesindeki Belgelerden Birisi İle Savunmasını Kanıtlamak Zorunda Olduğu )

• KİRA PARASININ ÖDENDİĞİNİN BELGE İLE İSPAT ZORUNLULUĞU ( Davalı Kira İlişkisine ve Kira Miktarına Karşı Çıkmayıp Borcu Olmadığı Savunmasında Bulunduğuna Göre İ.İ.K.’nun 68.Maddesindeki Belgelerden Birisi İle Savunmasını Kanıtlamak Zorunda Olduğu )

• İTİRAZIN DEĞİŞTİRİLEMESİ VE GENİŞLETİLEMEMESİ ( Davalı Yargılama Aşamasında Kapıcı Olması Nedeniyle Kiracılığından Söz Edilemeyeceği ve Kira Sözleşmesinin Bilmeden İmzalatıldığı Savunmasında Bulunmuş İse de İstisnalar Dışında İtiraz Değiştiremeyeceği ve Genişletemeyeceği )

• İTİRAZIN KALDIRILMASI VE TAHLİYE ( Davalı Yargılama Aşamasında Kapıcı Olması Nedeniyle Kiracılığından Söz Edilemeyeceği ve Kira Sözleşmesinin Bilmeden İmzalatıldığı Savunmasında Bulunmuş İse de İstisnalar Dışında İtiraz Değiştiremeyeceği ve Genişletemeyeceği )

2004/m.62, 63, 68


ÖZET : Davacı tarafından bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanılarak tahliye istekli olarak başlatılan icra takibinde kira alacağının tahsili istenilmiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu yasal süresindeki itirazında kira ilişkisine ve borcun miktarına karşı çıkmamış, borcu olmadığı savunmasında bulunmuştur. Davalı borçlu ödeme emrinin tebliği üzerine yapmış olduğu itirazında kira ilişkisine ve kira miktarına karşı çıkmayıp borcu olmadığı savunmasında bulunduğuna göre İ.İ.K.’nun 68.maddesindeki belgelerden birisi ile savunmasını kanıtlamak zorundadır. Oysa davalı; İİK.nun 68.maddesinde belirtilen nitelikte bir belge ibraz etmemiş ve savunmasını kanıtlayamamıştır. Ayrıca davalı yargılama aşamasında kapıcı olması nedeniyle kiracılığından söz edilemeyeceği ve kira sözleşmesinin bilmeden imzalatıldığı savunmasında bulunmuş ise de, istisnalar dışında itiraz değiştiremez ve genişletemez. Bu durumda Mahkemece istemin kabulü ile itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki “itirazın kaldırılması,tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 12.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 14.12.2006 gün ve 593-882 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 31.5.2007 gün ve 4866-6848 sayılı ilamı ile;
( ... Davacı alacaklı tarafından kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak davalı borçlu hakkında başlatılmış olan icra takibine vaki itiraz üzerine davacı mahkemeye başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece istemin reddedilmesi üzerine karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından 21.12.2003 başlangıç tarihli bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanılarak 28.04.2006 tarihinde tahliye istekli olarak başlatılan icra takibinde 21.12.2003 ile 21.04.2006 tarihleri arasındaki toplam 5.750.-YTL kira alacağının tahsili istenilmiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu yasal süresindeki itirazında kira ilişkisine ve borcun miktarına karşı çıkmamış, borcu olmadığı savunmasında bulunmuştur.
Davalı borçlu ödeme emrinin tebliği üzerine yapmış olduğu itirazında kira ilişkisine ve kira miktarına karşı çıkmayıp borcu olmadığı savunmasında bulunduğuna göre İ.İ.K.’nun 68.maddesindeki belgelerden birisi ile savunmasını kanıtlamak zorundadır. Oysa davalı; İİK.nun 68.maddesinde belirtilen nitelikte bir belge ibraz etmemiş ve savunmasını kanıtlayamamıştır. Ayrıca davalı yargılama aşamasında kapıcı olması nedeniyle kiracılığından söz edilemeyeceği ve kira sözleşmesinin bilmeden imzalatıldığı savunmasında bulunmuş ise de, İ.İ.K.’nun 63.maddesi gereğince borçlu, 62.maddesinin 4.fıkrasındaki istisnalar dışında itiraz değiştiremez ve genişletemez. Bu durumda Mahkemece istemin kabulü ile itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değildir... ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 13.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx

İyi çalışmalar.....