Değerli yorumlarınız için çok teşekkür ederim.
Gerçekten her iki sözleşmeyi de karşıklı irade beyanlarıyla düşündüğümüzde,evet belli oluyor ki,zaten sonraki sözleşmeyi imzalayn taraflar da aynı...Bu olayda kiracı her iki sözleşmeyi de kabul ediyor ben imzaladım diyor ve inkar etmiyor geçersiz de demiyor.Onun sıkıntısı kiralayan ile anlaştıkları ve kiranın başlangıcının eylül olması.Çünkü ikinci sözleşme tamamen şirketin kuruluşu için gereken prosedürlerin tamamlanması için resmi kurumlara bir adres ve mekan gösterilmesi için kira sözleşmesi gerekmesinden yapılmış.tabi bu arada yaşanan ilginç bir olay var,kiralayan,1 sene eylülde doluyor, eylülde kira artışını napıcaz diye arıyor,kiracı belki çıkabilirz diyeınce,ben anlamam kasım tarihli sözlşme yaptık,o zaman kadar olan kiraları isterim diyor)
Stopajdan kaçmak için yapılan düşük bedelli kira sözleşmesindeki gibi bir mantıkla düşündüm bir an,acaba yargıtay böyle bir durumda ne demiş diye baktım,bulamadım..Şirket kuruluşundan sonra,kuruluş aşamsındaki işlemlerin onaylanması v.s. gibi ttk dan kaynaklı şekil şartları yerıne getırılmemiş..haliyle o da olmuyor.