Mesajı Okuyun
Old 15-09-2018, 14:05   #5
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/1323
K. 2018/3224
T. 13.3.2018
• BOŞANMA DAVASI ( Davalı - Davacı Kadının Saçının Olmadığını Gizlediğinin iddia Edildiği - Bu Vakıa Evlilik Öncesine Ait Olup Ancak Evliliğin İptali Davasına Konu Olabileceğinden Boşanma Davasında Kadına Kusur Olarak Yüklenemeyeceği )
• NAFAKA TAELBİ ( Davalı - Davacı Erkek Hakkında Maddi Talepler İçin Kadının Notere Götürülmesi Vakıasının İddia Edildiği - Davalı-Davacı Kadın Tarafından Gerek Nafaka Davasında Gerekse Boşanma Davasında Süresinde Sunulan Cevap Dilekçesinde Dayanılmadığı Anlaşıldığından Bu Husus Hakkında Karar Verilemeyeceği )
• HAKİMİN TALEPLE BAĞLILIĞI ( Boşanma Davası - Davalı-Davacı Kadının Cevap Dilekçesinde Maddi Ve Manevi Tazminat İle Yoksulluk Nafakası Talebinin Bulunduğu/Söz Konusu Talepler Hakkında Olumlu- Olumsuz Bir Karar Verilmemesinin Hatalı Olduğu )
4721/m.166
ÖZET : Mahkemece davalı-davacı kadına kusur olarak yüklenen “saçının olmadığını gizlediği” vakıasının, evlilik öncesine ait olup ancak evliliğin iptali davasına konu olabileceğinden boşanma davasında kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, ayrıca mahkemece davacı-davalı erkeğe yüklenen “maddi talepler için kadının notere götürülmesi” vakıasına ise davalı-davacı kadın tarafından gerek nafaka davasında gerekse boşanma davasında süresinde sunulan cevap dilekçesinde dayanılmadığı anlaşılmıştır.

Davalı-davacı kadının cevap dilekçesinde maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talebinin bulunduğu anlaşılmakla, söz konusu talepleri hakkında olumlu- olumsuz bir karar verilmemesi hatalıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan tedbir nafakası ve reddedilen tazminat istemi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- ) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle mahkemece davalı-davacı kadına kusur olarak yüklenen “saçının olmadığını gizlediği” vakıasının, evlilik öncesine ait olup ancak evliliğin iptali davasına konu olabileceğinden boşanma davasında kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, ayrıca mahkemece davacı-davalı erkeğe yüklenen “maddi talepler için kadının notere götürülmesi” vakıasına ise davalı-davacı kadın tarafından gerek nafaka davasında gerekse boşanma davasında süresinde sunulan cevap dilekçesinde dayanılmadığının anlaşılmasına göre, tarafça dayanılmayan vakıaların kusur olarak davacı-davalı erkeğe yüklenemeyeceği dikkate alındığında, mahkemece taraflara yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre, tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda yine de eşit kusurlu olduklarının anlaşılmasına göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.

2- ) Davalı-davacı kadının 18.06.2014 tarihli süresinde sunulan cevap dilekçesinde maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talebinin bulunduğu anlaşılmakla, söz konusu talepleri hakkında olumlu- olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda 2. ve 3. bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarda 1. bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın ilgiliye yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 154.30 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istenmesi halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kazancı