Mesajı Okuyun
Old 06-09-2011, 10:26   #7
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. Askeri Yüksek İdare Mah.

3.Dairesi
Esas: 2006/186
Karar: 2006/968
Karar Tarihi: 28.09.2006


VAZİFE MALULÜ KABUL EDİLMEMESİ İŞLEMİNİN İPTALİ İSTEMİ - DAVACININ BİRLİĞİNDEN İZNE GİDERKEN TRAFİK KAZASI GEÇİRDİĞİ - KAZA SONUCU ASKERLİĞE ELVERİŞSİZ HALE GELMESİ - İŞLEMİN İPTALİ GEREĞİ

ÖZET: Davacının izinli olarak memleketine gidişi esnasında trafik kazası geçirdiğinin belirtilmesi, sonradan birliği tarafından sevk işleminin yapılması ve terhis belgesinde firarda olduğuna dair bir kayıt bulunmaması karşısında davacının izine gidiş sırasında trafik kazası geçirdiği sonucuna varılmıştır. Bu durumda izine gidiş sırasında geçirdiği trafik kazası sonucu askerliğe elverişsiz hale gelen davacı hakkında vazife malûliyeti hükümleri uygulanması gerekmektedir. Bu nedenle davalı kurum tarafından tesis edilen işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olması nedeniyle iptali gerekir.

(5434 S. K. m. 44, 45, 56)

Davacı 02.01.2006 tarihinde AYİM kaydına geçen dava dilekçesi ile özetle; Van 121 nci Seyyar Jandarma Tugay Komutanlığı emrinde askerlik görevini ifa etmekte iken 23.10.1970 tarihinde birliğinden izne giderken geçirdiği trafik kazası sonucunda ağır bir şekilde yaralandığını, bu trafik kazasından dolayı yüzünde görsel ve işitsel organlarında telafisi mümkün olmayan zararlar meydana geldiğini, bu olay nedeniyle vazife malûliyeti aylığı bağlanmasına ilişkin isteminin davalı kurumca hukuka aykırı bir şekilde reddedildiğini öne sürerek vazife malûlü sayılmama işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Dava ve Emekli Sandığı Tahsis dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; davacının 03.11.1969 tarihinde askerlik şubesince J. Mu. Eri olarak askere sevk edildiği, Van 21 nci Seyyar Jandarma Tug. Mu. Bl. K. lığı emrinde askerlik hizmetini yapmakta iken ifadesine göre izinli olarak memleketine giderken geçirdiği trafik kazası nedeniyle 23.10.1970 tarihinde Mucur ilçesinden acilen sedye ile GATA Hastanesi çene cerrahisi kliniğine getirildiği, yapılan tedavi ve muayene işlemeleri sonucunda 21.12.1970 tarih ve 4567 sayılı sağlık kurulu raporu ile <trafik kazasına bağlı alt ve üst çene kırıklısı solda hafif lagoftalmi ve alt kapakta hipertrofi> tanısıyla <SMK’lı 2 ay hava değişimi> kararı verildiği, söz konusu hava değişimi süresinin bitiminde sevk edildiği GATA Hastanesinin 05.03.1971 tarih ve 593 sayılı sağlık kurulu raporu ile de <Eski alt ve üst çene kırığı, solda hafif logeftalmi ve alt kapakta hipetrofi, solda işitme kaybı> tanısıyla <askerliğe elverişli değildir> kararı verildiği, bu karar üzerine 05.03.1971 tarihinden geçerli olarak terhis edildiği; bilahare davacının 02.03.2005 tarihli dilekçesi ile davalı kuruma müracaat ederek vazife malûllüğü aylığı bağlanması isteminde bulunduğu, davalı kurum yönetim kurulunun 28.10.2005- gün ve 617 sayılı kararı ile istemin reddedilmesi üzerine AYİM’de bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 44 ncü maddesi; <Her ne sebep ve suretle olursa olsun vücutlarında hasıl olan arızalar veya duçar oldukları tedavisi imkansız hastalıklar yüzünden vazifelerini yapamayacak duruma giren iştirakçilere (malûl) denir ve haklarında bu kanun’un malûllüğe ait hükümleri uygulanır.> hükmünü amirdir.

Aynı Kanunun 45 nci maddesi; <44 ncü maddede yazılı malûllük;

a. İştirakçilerin vazifelerini yaptıkları sırada vazifelerinden doğmuş olursa,

b. Vazifeleri dışında her hangi bir kuruma ait başka işlemi yaparken, bu işlerden doğmuş olursa,

c. Kurumların menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken o işten doğmuş olursa (Maksadın ilgili kurumlarca kabul edilmesi şartıyla);

ç. Fabrika, atölye ve benzeri iş yerlerinde, işe başlamadan evvel iş sırasında veya işi bitirdikten sonra, o işyerinde husule gelen ve yine o işyerinin mahiyetinden veya çalışma konusundan ileri gelen kazadan doğmuş olursa;

Buna (vazife malûllüğü) ve bunlara uğrayanlara (Vazife malûlü) denir> hükmünü içermektedir.

Öte yandan 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununun <Vazife Malûllüğü> başlığı altındaki On yedinci Kısım 56 ncı maddesi; <muvazzaf, yedek ve gönüllü erlerin silah altında bulundukları esnada veya celp ve terhislerinde (serbest sevkler dahil) sevkleri sırasında, Yedek Subay Okulu öğrencilerinin gerek okulda, gerek okuldan evvelki hazırlık kıtasında vazife malûlü olmaları halinde, öğrenim durumlarına göre aylık bağlanır .> hükmünü amirdir.

Açıklanan mevzuat hükümlerine göre; davacıya vazife malûliyeti aylığı bağlanabilmesi için askerliğe elverişsizlik sonucu doğuran yaralanma olayının askerlik hizmetinin neden ve etkisiyle veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesinde belirtildiği şekilde gerçekleşmiş olması gerekmektedir.

Davacı tarafından Van’daki birliğinden memleketine izne giderken 23.10.1970 tarihinde trafik kazası geçirmiş olduğu iddia edilmiş ancak söz konusu olaya ilişkin trafik kazası tespit tutanağı, izin belgesi vs. bir belge ibraz edilmemiştir. Davacıya ait bahse konu GATA Sağlık Kurulu raporlarında <... ifadesine göre 23.10.1970 tarihinde kıtasından sıla iznine giderken trafik kazası geçirerek ağır şekilde yaralanmış…> ibaresinin bulunduğu, bu kayıtların trafik kazası sonrası davacının getirildiği GATA’da tutulduğu anlaşılmaktadır. Davacının izin belgesi veya izinli olduğuna dair başka bir kayıt bulunup bulunmadığı Mahkememiz tarafından ara kararı ile Manisa Askerlik Şubesi Başkanlığından sorulmuş; Manisa Askerlik Şubesi Başkanlığı cevabi yazısında; davacının terhis belgesi ve raporları dışındaki şahsi dosyasının imha edildiğini, ayrıca kütük kayıt defterinde de davacının kullandığı izinlere ait kayıt bulunmadığı bildirmiştir. Davacının terhis belgesine de kullandığı izinler işlenmemiştir. Ancak burada açıklamak gerekir ki; davacının trafik kazası geçirdiği 23.10.1970 tarihinde firarda veya izin tecavüzünde olduğuna dair terhis belgesine hiçbir kayıt eklenmemiştir. Davacının birliğinin Van’da bulunması, memleketinin Manisa olması nedeniyle Mucur (Kırşehir)’un yol güzergâhında olduğu açıktır. Özellikle GATA raporlarındaki kayıtlarda davacının izinli olarak memleketine gidişi esnasında Mucur’da trafik kazası geçirdiğinin belirtilmesi, sonradan Van’daki birliği tarafından sevk işleminin yapılması ve terhis belgesinde firarda olduğuna dair bir kayıt bulunmaması karşısında davacının izine gidiş sırasında trafik kazası geçirdiği sonucuna varılmıştır. Bu durumda 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi düzenlemesi ve Mahkememizin istikrar bulmuş kararlarına göre izine gidiş sırasında geçirdiği trafik kazası sonucu askerliğe elverişsiz hale gelen davacı hakkında vazife malûliyeti hükümleri uygulanması gerekmektedir. Bu nedenle davalı kurum tarafından tesis edilen işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olması nedeniyle iptali gerektiği sonucuna varılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Davacının vazife malûlü kabul edilmemesi işleminin İPTALİNE

MUHALEFET GÖRÜŞÜ

Vazife malûllüğü aylığı bağlanmama işleminin iptali yönünde verilen karara, aşağıda belirteceğim gerekçeler ile muhalif kaldım.

Söz konusu kararda da ayrıntılı olarak belirtildiği üzere davacının askerlik esnasındaki bir sıla iznine giderken yolda sivil bir araç içinde iken trafik kazası geçirdiği ve bu suretle malûl hale geldiği hususu sabittir. Bu kabule tarafımdan da iştirak edilmiştir.

Bilindiği üzere, sandıktan faydalanacaklar 5434 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin n nolu fıkrasında sayılmış (k) bendinde ise erler (Vazife malûllükleri ile vazifeden doğma ölümleri halinde) iştirakçi olarak dahil edilmiştir. Kanunun vazife malûllüğü aylığı başlıklı on yedinci bölümüne ait 56 ncı maddesinde ise; <muvazzaf, yedek ve gönüllü erlerin silah altında bulundukları esnada veya celp ve terhislerinde (serbest sevkler dahil) sevkleri sırasında ... Vazife malûlü olmaları halinde> kendilerine gösterilen oranda vazife malûlü aylığı bağlanacağı şeklinde hüküm getirmiştir.

Yukarıda açıklanan kanun hükümlerinden tereddütsüz olarak anlaşılacağı üzere erlere malûl aylığı bağlanabilmesi için malûllüğün mutlaka vazife malûllüğü olması gerekmektedir.

Vazife malûllüğünün de ne olduğu Kanunun 45 nci maddesinde açıklanmıştır. Bu maddeye göre malûllük;

<a. İştirakçilerin vazifelerini yaptıkları sırada vazifelerinden doğmuş olursa,

b. Vazifeleri dışında her hangi bir kuruma ait başka işlemi yaparken, bu işlerden doğmuş olursa,

c. Kurumların menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken o işten doğmuş olursa (Maksadın ilgili kurumlarca kabul edilmesi şartıyla);

ç. Fabrika, atölye ve benzeri iş yerlerinde, işe başlamadan evvel iş sırasında veya işi bitirdikten sonra, o işyerinde husule gelen ve yine o işyerinin mahiyetinden veya çalışma konusundan ileri gelen kazadan doğmuş olursa> vazife malûllüğü sayılmaktadır.

Yukarıda zikredilen hükümleri gözönünde bulundurduğumuzda erlerin vazife malûlü olabilecekleri zaman diliminin, görev yaptıkları süre içinde ya da kanunen görevden sayılan zaman dilimi olarak kabul edilen <celp ve terhislerinde> olduğu anlaşılmaktadır. Muvazzaflık süresindeki izinlerde durumun ne olacağı kanunen tam olarak belirtilmemiştir. Ancak Kanunun, erlerin, sevkler de dâhil vazife malûllüğü hükümlerinden askerlik süresi boyunca yararlanması, bu kanundan istifade etmeleri konusundaki yaklaşımı gözönünde bulundurulduğunda, muvazzaflık süresindeki sıla izinlerinde de eğer koşulları varsa vazife malûllüğü hükümleri uygulanabilecektir.

Bu açıklamayı yaptıktan sonra somut olaya döndüğümüzde, sıla iznine giderken sivil bir araç içerisinde, şoförün dikkatsiz ve tedbirsizliği sonucunda yaralanan ve askerliğe elverişsiz hale gelen davacının malûliyetinin vazifesini yaptığı esnada ve vazifesinden doğmadığı görüldüğünden davacının vazife malûlü olmadığı kanısına varılmıştır. Zira davacı, izinli olsa da iştirakçi statüsünü devam ettirmektedir. Ancak Kanun, izinde iken, yahut izne gidiş ve gelişlerdeki her malûliyeti bizatihi vazife malûllüğü saymamıştır. Ayrıca malûliyetin vazife malûliyeti koşullarını taşımasını da öngörmüştür. Hal böyle olunca görev malûllüğü koşullarını taşımayan bir olay sonucunda malûl hale gelen davacıya vazife malûllüğü aylığı bağlanmanın, Kanun hükümlerine göre olanaksız olduğu kanısını taşıdığımdan sayın çoğunluğun aksi yöndeki kabulüyle kurulan hükme muhalif kaldım. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı