Mesajı Okuyun
Old 13-07-2008, 09:07   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Usul önce gelir...

ISLAH (HUMK.m.83)
Davanın tamamen ıslahı durumunda, dava dilekçesinden itibaren bütün usul işlemlerinin yapılmamış sayılması HUMK.’nın 87.m. hükmü gereğidir.

“Dava açıldıktan sonra mevzuunda, sebebinde ve delillerde ve sair hususlarda usule müteallik olmak üzere yapılmış olan yanlışlıkları bir defaya mahsus olmak üzere düzeltmek ve eksiklikleri de tamamlamak imkânını veren ve mahkeme kararına lüzum olmadan tarafların sözlü ve yazılı beyanlarıyla yapılabilen ıslah, tahkikat ve yargılama bitinceye kadar yapılabilir. Yargıtay’ca hüküm bozulduktan sonra bu yoldan yararlanılması mümkün değildir.” (YİBKK.,E. 1944/10,K. 1948/3,T. 4.2.1948).

---Dava dilekçesinde gösterilmiş olan müddeabih -davalı muvafakat etmese bile- aynı dava içinde ıslah yolu ile arttırabilir (AYM.’nin 20.07.1999 tarih, 1999/1 E, 1999/33 K. sayılı kararı, RG.04.11.2000 T.).
---Islah yoluyla davada hasım değiştirilemez (HGK.E. 1980/14-2347,K. 1980/2472 T. 21.11.1980).

Alıntı:
mahkemece ıslah talebi ret edilmiştir
Gerekçe...

Ve Kahve molası.