Mesajı Okuyun
Old 31-03-2014, 11:43   #60
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Mavigül,

Uzun uzun açıklamış iseniz de anlaşılan odur ki dayanak noktanız:
Bilirkişi ücreti, tanık giderleri v.b. yargılama giderlerindendir ve HMK m.114’te yatırılmaları dava şartı olarak düzenlenmiştir,
yasal vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir,
O halde yasal vekalet ücreti de HMK m.114 kapsamında düzenlensin, şeklindedir.

Gider avansı yatırılmasının dava şartı olarak kabulü gerekçesi ve bu düzenlemeyle hedeflenen amaç “davanın sürüncemede kalmasını önlemek”tir (Bkz. kanun gerekçesi). Bu nedenle taraf “bilirkişi” DELİLİNE dayanmakta ise; bu DELİLİNİN gideri dava başında kendisine yatırtılmaktadır; ki mahkeme, yargılamayı devam ettirebilmek için aylarca tarafın gider yatırmasını beklemesin. Görüldüğü üzere yapılan düzenlemenin, bilirkişi ücretinin salt yargılama giderlerinden olması ile alakası yoktur. Yasal vekalet ücretinin davanın başında yatırılmasının yargılamayı hızlandırmada nasıl bir etkiyi haiz olacağını düşündüğünüzü açıklayabilir misiniz? Ya da şöyle sorayım: sizin dahi avukatların iktisadi rahatlamasını sağlayacağı sonucuna bağladığınız yasal vekalet ücretini, kanun koyucu neden KAMU DÜZENİNİNDEN OLAN dava şartı olarak düzenlesin?

________________________________
Dava sonunda hükmedilen ve bu tarihte muacceliyet kesbeden yasal vekalet ücreti için tarafın, (ödeme gününe değin faiz de işleterek) icra takibi yapma hakkı vardır. Bu sebeple önerinizin, iktisaden rahatlama farklılığı değil; maksimum alacağa erken kavuşma farkı husule getirebileceği kanaatindeyim. Ve halen iktisadi rahatlama ve itibar illiyetini anlamış değilim. Bütün bunlardan maada bir an için iktisadi rahatlama ve itibar için yazdıklarınızı kabul etsek dahi; avukatlar iktisaden rahatlasın diye insanların (Anayasa ile güvence altına alınan) hak arama özgürlüğünü kısıtlayamazsınız (diye düşünüyorum )