Dostum Narin;

İflas erteleme davasında verilen tedbir kararının içeriği önem arz etmektedir.Ancak uygulamada genellikle başlatılan icra takiplerinin duracağı, yeni takip yapılamayacağı, rehnin paraya çevrilmesi suretiyle takip yapılabileceği ancak satış işlemlerinin yapılamayacağı, işçi ve nafaka alacaklarına ilişkin ise takip yapılabileceği şeklinde tedbir kararı ve sınırları belirtilmektedir.

Tedbir kararının içeriği yukarıdaki gibi ise ve olaya senin açından bakarsak;

-Öncelikle şunu söylemek lazım; İşçi alacağına ilişkin bir takipse tedbir takibini ve açtığın davayı etkilemez.

-İflas erteleme kararı ve dava devam ederken verilen tedbir kararlarının amacı iflas sürecindeki şirketi yaşatma gayesi güttüğünden icra takibinin yapılmaması yapılan takiplerin ise duracağı hükmü getirilmiş ( İİK179)

-Senin olayında her ne kadar takip yapılmış ise de borçlunun borca itirazı üzerine takip durduğundan ve duran bir takip de şirketin iflastan kurtulup ihya olmasına olumsuz bir etkisi olmayacağından amaçsal yorum yapıp takibin geçerli olduğunu, açılan bir davanın şirketin malvarlığına hali hazırda olumsuz bir etkisi olmadığından ve kanunda da sadece takiplerin yapılamayacağı, duracağından bahsedilip tedbirin ve kararın davalara bir etkisi olmadığından davanın görülmesi ve hüküm kurulması yerinde olur diye düşünüyorum.Ancak lehine bir kararda dahi tedbir devam ediyorsa icraya devam edemeyeceksin.

Diğer yandan borçlu tedbir kararını gerekçe gösterip icra mahkemesinde takibin iptalini isterse -ki bu süresiz şikayete tabi bir durumdur- o zaman büyük ihtimal takibi iptal ettirir ve senin açtığın itirazın iptali davası da buna bağlı olarak reddedilir.Ancak böyle bir durumda dahi ıslahla itirazın iptali davasını bir alacak davasına dönüştürebilir miyiz düşünmek lazım..

Naçizane görüşüm bu yöndedir.

Sevgi ve saygı ile...