Mesajı Okuyun
Old 19-11-2012, 11:34   #2
özfn_34

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan sevda mert
arkadaşlar merhabalar bir süre önce basında antalya 2.ağır ceza mahkemesince çocuğun cinsel istismarı ile ilgili olarak Yargıtay 5.Ceza Dairenin mağdurun ruh sağlığının olay nedeni ile değilde olaydan önce de bozuk olup olmadığı araştırlmadan karar verildiğinden bahisle bozmuş olduğu yargıtay kararının esas ve karar numarasını bilen varsa yardımcı olabilirmisiniz?

Söylediğiniz karara rastlayamadım fakat mağdurun ruh sağlığının bozuk olduğunun tespiti için gereken kriterlere ilişkin bir karar ekliyorum:

Yargıtay
5. Ceza Dairesi
Esas : 2010/5685
Karar : 2011/4130
Tarih : 23.05.2011

-YARGITAY İLAMI-
Nitelikli cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanık F.A'nın yapılan yargılanması sonunda; beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkümiyetine dair, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 10.09.2009 gün ve 2009/82 Esas, 2009/297 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığı'ndan tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Müdafiin iddiaları ve sunmuş olduğu 17.06.2004 tarihli rapor ile kurul kararı karşısında sanığın 5237 sayılı TCK.nun 32. maddesi kapsamında işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasına engel veya bu fiillerle ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini önemli derecede azaltacak bir akıl hastalığına düçar olup olmadığının raporla tespiti ile gerektiğinde Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan mütalaa alınması ve sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
5395 sayılı Yasanın 35. maddesine aykırı biçimde sanık hakkında sosyal inceleme raporu alınmaması veya alınmama gerekçesinin karar yerinde gösterilmemesi,
Ceza Genel Kurulu'nun 20.11.2007 tarih ve 142-240 sayılı kararında vurgulandığı üzere, mağdurun ruh sağlığındaki bozulmanın cezada artırım nedeni olabilmesi için hasarda devamlılık olması ve Adli Tıp'ın bilinen uygulamalarına göre de, eylem sonucunda mağdurun ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin tespitin, suç tarihinden itibaren en az 6 ay süre geçtikten yapılması gerektiği ve yine rapor düzenleyen kurulda çocuk ve ergen psikiyatrisi ile Adli Tıp Uzmanlarının da bulunması gerektiği gözetilmeden, 13.02.2009 günü gerçekleşen olay nedeniyle mağdurun ruh sağlığının bozulduğuna dair 24.07.2009 tarihinde 9 Eylül Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalının usulüne uygun teşekkül etmeyen yetersiz raporuna dayanılarak uygulama yapılması,
Kabule göre de;
TCK.nun 103/2. maddesi uyarınca tayin olunan temel cezanın mağdurun beden ve ruh sağlığının bozulması sebebiyle artırımı sırasında uygulanan yasa maddesinin hüküm fıkrasnda gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi de gözetilerek CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.