Mesajı Okuyun
Old 03-02-2010, 11:17   #13
caner87

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/17619
K. 2005/17739
T. 22.9.2005
• BONODAKİ VADE TARİHİ ( Usulünce Yazılmış Bonodaki Tanzim Tarihinin "Tediye Tarihi" Bölümünde Tekrar Yazılmış Olması Bono Vasfını Etkilemediği )
• BONONUN TANZİM TARİHİ ( Vade Tarihi Usulünce Yazılmış Bonodaki Tanzim Tarihinin "Tediye Tarihi" Bölümünde Tekrar Yazılmış Olması Bono Vasfını Etkilemediği )
• TEDİYE TARİHİ ( Vade Tarihi Usulünce Yazılmış Bonodaki Tanzim Tarihinin "Tediye Tarihi" Bölümünde Tekrar Yazılmış Olması Bono Vasfını Etkilemediği )
6762/m. 688
2004/m. 170
ÖZET : Takip dayanağı bonoda tanzim tarihi usulüne uygun yazıldıktan sonra bu tarih ayrıca bononun üst kısmında yer alan "tediye tarihi" kısmına tekrar yazılmıştır. Tanzim tarihinin bu şekilde tediye bölümüne ikinci kez yazılmış olması, ikinci bir vade tarihi olarak kabul edilemeyeceği için bono vasfina etki etmez. İhtilaf konusu senet bono vasfında olmasına rağmen yazılı gerekçe ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.

DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip dayanağı bononun tanzim tarihinin 18.05.2000 olduğu tartışmasızdır. Bononun üst bölümünde ve vade yazılı kısmında vade tarihi 30.07.2000 olarak yazılmış ve aynı tarih bono metnindeki vade kısmında da belirtilerek dayanak bono usulüne uygun olarak düzenlenmiştir.

Bonoda tanzim tarihi 18.05.2000 olarak yazıldığı ve bu tarihin ayrıca bononun üst kısmında, "tediye tarihi" kısmında tekrar edildiği görülmektedir. Tanzim tarihinin bu şekilde ve tediye tarihi bölümünde tekrar edilmiş olması, 2. bir vade tarihi olarak kabul edilemeyeceği için bononun vasfını etkilemez ( Dairemizin 24.04.2003 T. 2003/6584 E. - 9218 K. 7, HGK 07.03.1990 gün ve 1989/68 E. - 1990/154 K. sayılı kararları ).

O halde, takip dayanağı senet bono vasfında olduğuna göre, mahkemece borçlunun diğer itiraz nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde takibin iptali yolunda hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 22.09.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

ayrıca




T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/6101
K. 2007/9073
T. 4.5.2007
• TANZİM TARİHİNİN TEKRAR EDİLMİŞ OLMASI ( 2. Bir Vade Tarihi Olarak Kabul Edilemeyeceği - Bononun Üst Bölümünde Vadenin Tediye Tarihi Bölümüne Yazılmış Olması İse Yazım Sırasındaki Düzensizlikten Kaynaklandığı )
• BONONUN ÜST BÖLÜMÜNDE VADENİN TEDİYE TARİHİ BÖLÜMÜNE YAZILMIŞ OLMASI ( Yazım Sırasındaki Düzensizlikten Kaynaklanmakta Olup Dayanak Belgenin Açıklanan Niteliğini Etkilemediği )
• YAZIM SIRASINDAKİ DÜZENSİZLİK ( Tanzim Tarihinin Tekrar Edilmiş Olması 2. Bir Vade Tarihi Olarak Kabul Edilemeyeceği - Bononun Üst Bölümünde Vadenin Tediye Tarihi Bölümüne Yazılmış Olması İse Yazım Sırasındaki Düzensizlikten Kaynaklandığı )
ÖZET : Tanzim tarihinin tekrar edilmiş olması 2. bir vade tarihi olarak kabul edilemez. Bononun üst bölümünde vadenin, tediye tarihi bölümüne yazılmış olması ise yazım sırasındaki düzensizlikten kaynaklanmakta olup dayanak belgenin yukarıda açıklanan niteliğini etkilemez. Aksinin kabulü aşırı şekilcilik olup, hak kaybına neden olur. Mahkeme kararının gerekçesinde yer alan Yargıtay Kararı, somut olaya uygun bulunmamaktadır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip dayanağı bononun üst bölümünde ve "tediye tarihi" olarak gösterilen kısımda 10.10.2003 tarihi yazılmış ve aynı tarih bono metninde yazı ile vadeyi gösteren bölümde de belirtilerek vadenin 10 Ekim 2003 olduğu taraflarca kararlaştırılmıştır.

Tanzim tarihinin bononun alt bölümünde 10.10.2002 olarak ifade edilmesinden sonra, bu tarihin ayrıca bononun üst kısmında "vade" bölümünde tekrar edildiği görülmektedir. Tanzim tarihinin bu şekilde tekrar edilmiş olması 2. bir vade tarihi olarak kabul edilemez. Bononun üst bölümünde vadenin, tediye tarihi bölümüne yazılmış olması ise yazım sırasındaki düzensizlikten kaynaklanmakta olup dayanak belgenin yukarıda açıklanan niteliğini etkilemez. Aksinin kabulü aşırı şekilcilik olup, hak kaybına neden olur. Mahkeme kararının gerekçesinde yer alan Yargıtay Kararı, somut olaya uygun bulunmamaktadır. O halde borçlunun itiraz nedenleri incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 04.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu kararlar benim tam da sormak istediklerimi içeriyor.Cevaplayan herkese teşekkür ederim. Benim anladığım özetle şudur:
Bonoda vade tereddüte yer vermeyecek şekilde düzenlenmelidir ve doğal olarak keşide yani düzenlenme tarihi ile aynı ya da daha sonra olmalıdır.
Kırtasiyelerde bile satılan matbu senetlerde yukarı sol ve sağ üst köşelerde yazan vade tarihi ve ödeme tarihih kısımlarından makbul olanı vade tarihinin aslında hiç yazılmamasıdır ki yazılabilirde..Diyelim ki hem vade tarihi hem de ödeme tarihi yazan yerlerin altına iki farklı tarih atılmış olsun bu noktada yargıtay kararları der ki; ödeme tarihi yazan kısım ile keşide tarihi aynı tarihi içeriyor ve vade tarihi yazan kısım ile senet metni içerisinde aynı vade tarihi yazılı ise borçlunun bono ile ilgili takibe itirazı kabul edilemez der; gerekçe olarak da yukarıda yazılı zannedersem doğru anlıyorum.iyi çalışmalar.