Mesajı Okuyun
Old 20-09-2006, 02:36   #8
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Alıntı:

**************
İCRA TAKİBİ AÇILDIKTAN SONRA ÖLEN KİŞİ-İCRA TAKİBİNİN MİRASÇILAR ALEYHİNE DEVAM ETMESİ GEREKLİLİĞİ-KİŞİLİĞİN SON BULMASI
KAYIT NO : 61093
**************
Esas Yılı : 2003
Esas No : 1993
Karar Yılı : 2003
Karar No : 2705
Karar Tarihi : 11.03.2003
Daire No : 13
Daire : HD
**************
ÖZET: Davalı, davacının murisi hakkında icra takibi başlattığında muris hayatta olup, ödeme emrinin tebliği tarihinde vefat etmiş olduğu dosyadaki belgelerden anlaşılmıştır. Bu hale göre Medeni Kanunun 28. maddeye göre kişilik ölümle son bulur. Bundan sonra artık takibin mirasçılar hakkında yapılması gerekir. Davacı usulsüz kesinleşen takip nedeniyle yapılan haciz sonucu eşyaların yediemin ücreti ve nakliye masraflarını ödediğinden geri istemekte haklıdır.
**************
(4721 S. K. m. 28)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı, eşinin davalı bankaya olan borcu için 15.6.2001 tarihinde icra takibi başlattığını, ancak eşinin 22.6.2001 tarihinde vefat ettiğini, ödeme emrinin vefattan sonra 9.7.2001 tarihinde Tebligat Kanununun 21 maddesine göre tebliğ edildiğinden haberleri olmadığını, haciz tehdidi altında borca mahsuben 400.000.000 Tl. ödediğini, bilahere icra tetkik merciine başvurarak ölü kişi hakkında takip nedeniyle 8.11.2001 günlü mahkeme kararı ile ödeme emrinin iptali, konulan haczin kaldırılması ve mahcuz malların iadesine karar verildiğini yine 20.9.2001 günlü başvuru üzerine mirası borca batık olması nedeniyle mahkeme kararıyla reddettiklerini, hacizli malların teslimi ve nakliyesi için 112.000.000 Tl. yedieminlik ücreti ve 94.400.000 Tl. nakliye ücreti ödediğini bildirerek ödediği toplam 606.400.000 Tl. ve manevi tazminat olarak 900.000.000 Tl.nın faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davalı banka, kendilerinin bankacılık denetleme ve tasarruf mevduatı sigorta fonuna devredildiğini, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini ayrıca icra dosyasında murisin ölümünün bildirilmediğini, haciz tarihinde henüz mirasın reddedilmediğini, haciz tehdidi altında ödeme olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile borca mahsuben ödenen 400.000.000 Tl.nın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı, davacının murisi hakkında icra takibi başlattığında muris hayatta olup, ödeme emrinin tebliği tarihinde vefat etmiş olduğu dosyadaki belgelerden anlaşılmıştır. Bu hale göre Medeni Kanunun 28. maddeye göre kişilik ölümle son bulur. Bundan sonra artık takibin mirasçılar hakkında yapılması gerekir. Davacı usulsüz kesinleşen takip nedeniyle yapılan haciz sonucu eşyaların yediemin ücreti ve nakliye masraflarını ödediğinden geri istemekte haklıdır. Davalı, davacının murisi öldüğü halde haczen eşyaları yediemine teslim etmekten dolayı hukuken sorumludur. İcra Tetkik Merciincede haczin kaldırılması ve mahcuz malların davacıya teslimine karar verildiği de dikkate alındığında davacının yediemin ücreti ve nakliye masrafları yönünden de davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Davacının ücrete vekalete yönelik temyiz itirazının bozma sebebine göre incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan gerekçelerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan gerekçelerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 3. bentte açıklanan gerekçelerle ücreti vekalete yönelik davacı temyizinin incelenmesine bozma sebebine göre şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.3.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

**************
.: CopyRight by Sinerji A.Ş. :.
Sn. Sehper bana benziyor gibi geldi. En azından haciz tehdidi altında ödeme ya da (ağır kredi faizi tehdidi altında ödeme savunulabilir) diyorum. Bu arada pek çok karar arasında borca batık tereke yönünden mirasçılar aleyhine pek karar görmedim.