Mesajı Okuyun
Old 17-11-2006, 18:09   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1994/11-310
K. 1994/401
T. 15.6.1994
• AÇIK BONO
• İSBAT KÜLFETİ ( Açık bononun doldurulması )
• YAZILI DELİL ( Açık bononun doldurulması )
6762/m.592,690
ÖZET : Emre yazılı, yalnız keşide tarihi ve imza taşıyan açık senet düzenlenmesi kural olarak geçerlidir. Açık senet veren kişinin, muhatabınca senedin veriliş amacına ve tarafların anlaşmalarına aykırı biçimde doldurulması riskini de peşinen göze almış olması gerekir.

Bu şekilde düzenlenmiş senedin lehtarına karçı hatır def'ini ileri süren senet borçlusunun, senede karşı bu iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerekir.

DAVA ve KARAR : Taraflar arasındaki "menfi tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Alanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 4.5.1990 gün ve 1989/97 E.1990/138 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 27.11.1992 gün ve 4477-10946 sayılı ilamı:

( ... Dava konusu bononun, davacı tarafça davalıya ( alacaklı ) 13.6.1973 tarihinde boş olarak verdiği hususunda uyuşmazlık yoktur. TTK 592. maddesine göre açık bono verilmesi müm' ündür. Ancak, işbu davada dava konusu boş bononun alacak tutarı bakırnından taraflar arasında uyuşmazlık vardır. Başka bir ifade ile davacı ( keşideci ) borçlu olmadığını, davalı ( lehdar ) ise 50 milyon TL. alacaklı olduğunu ileri sürmektedirler. Açık bonoda alacak tutarı önceden yazılmışsa ve sonradan doldurulmamışsa bu tutarın aksini bono keşidecisi borçlunun ispat etmesi gerekeceği açıktır.

Fakat somut olayda taraflar meblağ hanesinin sonradan alacaklı ( lehdar ) tarafından doldurulduğu konusunda anlaşmazlık içinde değildirler. Hal böyle olunca yasal delil niteliği önceden bulunmadan ve bu niteliği sonradan alacaklının ( davalı ) eylemi ile oluşan bonodaki alacak tutarının ispatı bu bononun lehdarı olan davalıya düşmektedir.

Kaldıki, bizzat davalının savunmasına göre bu alacak aradan 16 yıl geçtikten sonra istenmektedir. Bu ise hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda alacak tutarını ispat külfetini davalı alacaklıya yüklemek hem usul hukukuna hem de hak ve adalete uygundur.

Açıklanan bu sebeplerle dava konusu bonoda alacak tutarının ispatını davacı borçluya değil davalı bono alacaklısına yüklemek, bu konuda delillerini göstermesi içın mehil verilmek, göstereceği delilleri usulüne uygun olarak toplamak ve sonucuna göre bir karar vermek gerekirken davacı borçlunun iddiasını ispat edemediğinden söz edilerek davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildıği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalanna, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, TTK.nun 690. maddesinin gönderilmesiyle uygulama olanağı bulunan 592. maddesi uyarınca, emre yazılı yalnız keşide tarihi ve imza taşıyan açık senet düzenlennrıesi kural olarak geçerlidir. Ancak hemen belirtmek gerekirki, geçerli olmakla birlikte açık senet veren kişinin muhatabınca senedin veriliş amacına ve tarafların anlaşmalarına aykırı biçimde doldurulması riskini de peşinen göze almış olması gerekir. Anlaşmazlık konusu senette, ihdas sebebj malen olarak gösterilmiştir. Bu şekilde düzenlenmiş senedin lehtarına karşı hatır def'ini ileri süren senet borçlusunun, senede karşı bu iddiasını yazılı delille kanıtlaması HUMK.'nun 288 ve 290. maddeleri hükmü gereğidir. Somut olayda, senet borçlusunun bu iddiası bir belge ibraz edilmediği gibi kanıtlanabilmiş de değildir. Bu ıtibarla mahalli mahkemenin mevcut delillerin değerlendirilmesi suretiyle davanın reddine dair kurduğu hüküm, doğrudur. 0 halde usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararı onanmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekılinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnrne kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ( ONANMASINA ) oyçokluğuyla karar verildi.

yarx