Mesajı Okuyun
Old 17-04-2009, 11:16   #20
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

'Başka rapor çıkmaz'

4 ay önce göreve gelen Doç. Dr. Ayten Erdoğan, Üzmez davasının mağduru 14 yaşındaki B.Ç. için Genel Kurul’un yine ruh sağlığı bozulmamış yönünde rapor verecek olmasına tepki gösterip görevinden istifa etti
Vakit yazarı Hüseyin Üzmez (76) geçen yıl Mudanya’da 14 yaşındaki B.Ç’ye cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle tutuklanıp, 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlanmıştı. Ancak Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu’nun B.Ç için ’Ruh sağlığı bozulmamıştır’ yönündeki raporuyla Üzmez’in tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması kamuoyunda infial uyandırmıştı. Bunun üzerine mahkeme 6. İhtisas Kurulu’-nun raporunu yok sayıp yeni bir rapor hazırlanmasını istemişti. Bu sırada gelen tepkiler nedeniyle Adli Tıp Kurumu’unda çocukların muayene edilebileceği özel aynalı oda kuruldu. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ayten Erdoğan ise yeni üye olarak kurula atandı. Üzmez’in kaderini etkileyecek rapor öncesi istifa şoku yaşandı. 4 ay önce Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in ’oluruyla’ atanan çocuk psikiyatristi Doç. Dr. Erdoğan ruh sağlığı bozulduğu halde B.Ç yine için ’bozulmamıştır’ raporu verileceği için istifa ettiğini açıkladı. Erdoğan’ın çevresine “Kurul üyeleri B.Ç.’yi hayat kadını gibi görüyorlar. Bu nedenle ruh sağlığı bozulmamıştır diye rapor vermek istiyorlar” dediği öğrenildi.

Şok istifa

Erdoğan dün Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na verdiği dilekçesinde istifa gerekçelerini 27 maddede anlattı ve kurumdaki çarpıklıkları göz önüne serdi. Erdoğan, aynalı oda kurulmasına rağmen kurul üyelerinin taciz mağduru çocukları eski yöntemle muayene etme konusunda ısrarlı olduklarını belirtti. Adli Tıp’taki yüzlerce dava dosyasında çocuklar için uzman olmayan kişilerce ruh sağlığı bozulmamıştır raporu verildiği için çocukların örselendiğini söyledi. İşte Doç. Dr. Ayten Erdoğan’ın 7 sayfalık istifa dilekçesi özetle şöyle;

-Dava dosyasını tetkik ettiğimde cinsel istismar olayının var olduğu, ruh sağlığının bozukluğuna dair ilgili branştan raporun olduğu ve hem cinsel istismara uğrayan hem de annesi tarafından desteklenen bir çocukta bilimsel verilere göre ruh sağlığının bozulmaması mümkün görülmemektedir. Bu yöndeki tespit ve değerlendirmelerimi kurul üyelerine bildirmemden itibaren başta mağdureye ruh sağlığı bozulmamış raporu veren eski kuru üyeleri ve Adli Tıp’ta çalışan birçok üye ve yönetici tarafından eleştirilere ve yıpratmalara maruz kalmaktayım.

Adalet yanılıyor

Bu ortamda genel kurula girip vakayı sağlıklı bir şekilde değerlendirmem mümkün olmayacaktır. Tek çocuk psikiyatrist ve 40 kadar konu dışında branş hekiminin karar verdiği genel kuruldan mağdurenin ruh sağlığının bozulmadığı şeklinde rapor çıkartılacağı izlenimindeyim. Bu yöndeki raporların adaletin yanılmasına sebep olduğu açıkça görülmektedir.

Aynalı oda istemediler

Çocuğun tekrar tekrar örselenmemesini önlemek için ayrı bir odada çocuk psikiyatrisi uzmanı ile muayenesinin yapılması gerekmektedir. Sistem değişikliği yapmak istemeyen üyelerlerle aramdaki tartışmalar kırıcı boyutlara ulaştı. Eski sistemdeki gibi 15-20 kişinin ortasında muayene edilmesi ya da çocuğun muyane edildiği odaya uzmanlık alanları farklı olan 7 kurul üyesinin istediği zaman girip çocuğa istediği soruyu sormasının sağlanması talep edildi. 6.İhtisas Kurulu Başkanı Prof.Dr.Mert Savrun ve Doç.Dr.Ümit Gündoğmuş, aynalı oda muayene sisteminin kanuna aykırı olduğunu, diğer uzmanların da odaya girip istediği soruyu sorabileceklerini söylediler.

10 kez genital muayene

Yasalarda çocukların sürekli ifade vermesinin önüne geçilmektedir. Fakat uygulamada mağdur çocuklar bazen 6-7 kez çocuk ruh sağlığı uzmanı olmayan kişilere gönderilmekte, en son ise kuruma yollanmaktadır. Bir cinsel istismar olayında çocuk 10’a yakın kez genital ve ruhsal muayeneye gönderilmiştir. İnsan haklarına aykırı biçimde yapılan bu uygulamalara son verilmelidir.

Yine psikiyatristi olmayan heyetin karşısına çıktı

Yazar Hüseyin Üzmez’in cinsel istismarına uğradığı öne sürülen B.Ç, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nda muayeneden geçirilmek üzere İstanbul’a götürüldü. Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, “Sanık Hüseyin Üzmez tarafından kendisine karşı işlendiği iddia olunan fiilden dolayı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103/6. maddesi açısından beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığı yönünde” Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’ndan hakkında rapor istediği 14 yaşındaki B.Ç, barındığı Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne bağlı yurttan alınarak önce Bursa Adliye Sarayı’na getirildi. Mağdur çocuk, adliyedeki işlemlerin ardından sosyal hizmet uzmanları tarafından feribotla İstanbul’a, oradan da Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. B.Ç, Adli Tıp kurumunda görüşmeye tek başına alındığı öğrenildi.

‘Kayırılan vakalar var’

DOÇ. ERDOĞAN şu iddialarda bulundu: Kurul muayeneleri haftanın her günü bütün gün devam etmesine rağmen Kurul Başkanı Prof. Dr. Mert Savrun 3 yarım gün gelmekte. Bu da başka bir soruna yol açmıştır. Muayene salonunda 10-15 kişi bulunmakta ben onların ortasında mağdur çocukların anne babasını muayene ederken kimi sohbet etmekte, kimi gülüşmektedir. Kurulda tek çocuk psikiyatrisi olması dosyaların titizlikle değerlendirilmesini engelleyerek ve vakalarda hatalı karar verilmesi tehlikesini ortaya çıkarmaktadır. Randevulu olanların dışında her gün 5-10 çocuk vakası randevu almadan, birilerinin istediği üzerine muayeneye eklenmeye başlanmıştır. Bu durum bazı kayrılan vakaların araya sokulması tehlikesini de doğurmaktadır.
http://w9.gazetevatan.com/Kurul_BC_h...33621/1/Manset