Mesajı Okuyun
Old 27-11-2006, 10:16   #7
kum

 
Varsayılan Değerli Avukat Arkadaşlar;

Acaba bu kararı emsal alabilirmiyim:
T.C
Y A R G I T A Y
Ondokuzuncu Hukuk Dairesi
E. 1992/6322
K. 1993/5769
T. 23.9.1993
ÖZET : Bir tacirin, ticari bir işlemi kolaylaştırmak için yaptığı veya ona
bağlı bulunan fer'i bir takım işlemleri dahi ticari işlerden sayılır. Öte
yandan, bir tacirin ticari işlemleri yasal olarak tutmak zorunda olduğu
defterlerinde kayıtlı olması gerekir.
(6762 s. TTK. m. 20, 21) (2004 s. İİK. m. 72)
Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda
yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün
süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi,
gereği konuşuldu:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı yanında oniki yıldan beri
işçi olarak çalıştığını, davalının kredi alabilmesi için, 18.7.1990, 9.9.1990
ve 14.9.1990 ödeme günlü 100'er milyon TL.lık bonolar ile 3.9.1990 ödeme
günlü 300 milyon TL.lık dava konusu bononun "hatır bonosu" olarak
düzenlendiğini, senetlerin bankanın teminat hesaplarına geçirilmesi nedeniyle
ve banka ile yapılan genel kredi sözleşmesi gereği sırf kredi alınmasını
sağlamak amacıyla verilmesi, "malen" kaydını taşımasına karşın böyle bir
alış-verişin gerçekleşmediğinden sözle borçlu olmadığının saptanmasına ve
senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili savunmasında; müvekkilinin senette yazılı değerde mal (Altın)
verdiğini, verilen malın ticari işletmesinin iştigal konusu dışında olduğu
için ticari defterlerine kayıt etmediğini başka senetlerin karşılıksız
olduğuna karar verilmesi, dava konusu senedin karşılıksz olduğunu
göstermeyeceğinden sözle davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının hatır bonosu iddiasını yazılı belgeyle kanıtlayamadığı ve
and önerisinde bulunmamasına dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Davacı, dava konusu senet ile daha önce açılıp sonuçlanan davalarda borçlu
olmadığının saptanmasına karar verilen senetlerin, davalının kredi almasını
sağlamak amacıyle verildiğini ileri sürmüştür. Buna karşılık davalı iptali
istenen ve malen kaydını içeren senedin ticari işletme konusuyla ilgili
olmadığını, ticari ilişki dışında verildiğini savunmuştur.
Davaya neden olan senetlerin, davalının ticari işletmesiyle ilgili olarak
bankada kullanılması halinde bunun ticari iş sayılacağı kabul edilmelidir.
Zira, ticari bir işlemi kolaylaştırmak için yapılan veya ona bağlı bulunan
fer'i bir takım işlemler dahi ticari işlerden sayılır. Bunun dışında bir
tacirin ticari işlemleri yasal olarak tutmak zorunda olduğu defterlerde
kaydının olmasını gerektirir.
Bu durumda, yanlar arasında daha önce görülen davalarda dava konusu edilen
senetlerle, bu kez dava konusu edilen senetlerin ne şekilde kullanıldığı
sorulmalı, teminat hesapları, Genel Kredi Sözleşmesi kayıtları ve yanlar
arasındaki sözleşmelerin celbi için Türkiye Garanti Bankası Çorlu Şubesi'ne
yazı yazılmalıdır.
2- Ayrıca, dava konusu 3.9.1990 vade günlü 300 milyon TL.lık senet aslı ile
daha önce karara bağlanan dosyalarda dava konusu edilen 18.7.1990 - 9.9.1990
ve 14.9.1990 vade günlü senetlerin aslı getirtilip, dosyaya konulmalıdır.
3- Keza, yanlar arasında daha önce görülmüş olup, dava konusu senetle
bağlantılı olduğu bildirilen senetlere ilişkin aynı mahkemenin, 1990/747
esas, 1991/11 karar ve 1990/573 esas, 1991/24 karar sayılı dosyaların
celbiyle dosya arasına konulmalıdır.
Böylece tüm kanıtlar toplandıktan sonra, dava konusu senedin, bankacılık
işleminde ne suretle kullanıldığı, davalının ticari işletmesiyle ilgisi ve
karara konu senetlerle bağlantısı araştırılarak gerekirse bilirkişi
incelemesi de yaptırılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi
gerekirken eksik incelemeyle yazılı biçimde karar verilmesi doğru
görülmemiştir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararının
(BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 23.9.1993 gününde
oybirliğiyle karar verildi.