Üstadlar;

Muris muvazaası Yargıtayın 1974/1-2 sayılı İBK'sı ile literatüre girmiştir. İBK'ya göre muris muvazaası iddiasında bulunabilmek için dava konusu taşınmazın tapuda MURİS TARAFINDAN devredilmiş olması (özellikle alt soya) gerekir. Murisin kendisinin tapuda satış gösterip, aslında bağış şeklinde devretmemiş olduğu taşınmazlar bakımından MURİS MUVAZAASI iddiası dinlenmez. Çünkü bunlar İBK kapsamına girmez.

Muris kendi taşınmazını takas ederken, karşı taraf muris yerine, doğrudan murisin oğluna taşınmazı devretti ise burada muris muvazaası iddiası dinlenmez. Tapu iptali talep edilecekse, bu olaydaki iddia NAM-I MÜSTEAR iddiasıdır. Nam-ı müstear iddiası da yalnız ve sadece YAZILI DELİL ile ispat edilebilir. Dolayısı ile burada murisin kendi taşınmazını verip, başka taşınmaz alırken oğlu üzerine tescil yaptığı yazılı delil ile ispat edilirse tapu iptal edilebilir. (olayda takas işlemi aynı gün yapılmışsa yazılı delil ile ispat yapılması mümkün olabilir)

Öte yandan tapu iptali için gerekli yazılı ispat yapılamasa bile, davacı burada babanın takas sırasında davalı diğer çocuğa sağladığı menfaat para olarak ta talep edilebilir. Yargıtay buradaki para talebinin GİZLİ BAĞIŞ iddiasını kapsadığını, murisin bedelini kendi karşılamasına rağmen oğlu üzerine yaptığı taşınmaz bakımından, murisin GİZLİ BAĞIŞ yapmış sayılacağını ifade etmiştir.

Bu nedenlerle; öncelikle nam-ı müstear iddiasına dayalı olarak tapu iptali, olmadığı taktirde terditli olarak gizli bağış iddiasına dayalı olarak taşınmazın değerinin miras hissesi oranında tenkis hükümleri de dikkate alınarak ödenmesi.

şeklinde talepte bulunulmalıdır.Çok sayıda Yargıtay içtihadı vardır ayrıca bu güne kadarki tecrübem ile sabittir.