Mesajı Okuyun
Old 01-06-2010, 11:43   #10
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yol gösterecek karar 1

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/4553
K. 2005/1989
T. 1.3.2005
• KİŞİLİK HAKLARINA ZARAR ( Manevi Tazminat - Davacı Vakfın Hem Üyeleri Hem De Toplum Önünde Önceden Oluşmuş Olumlu İzlenimler Üzerinde Şüphe Doğan Olay Nedeniyle Kabulü Gereği )
• MANEVİ TAZMİNAT ( Davacı Vakfın Hem Üyeleri Hem De Toplum Önünde Önceden Oluşmuş Olumlu İzlenimler Üzerinde Şüphe Doğan Olay Nedeniyle Kabulü Gereği )
• VAKFIN FAALİYET ALANINDA HİZMET YAPILDIĞI İNTİBASI ( Davacı Vakfın Hem Üyeleri Hem de Toplum Önünde Önceden Oluşmuş Olumlu İzlenimler Üzerinde Şüphe Doğması Nedeniyle Manevi Tazminat Talebinin Kabulü Gereği )
4721/m.24
ÖZET : Dava, kişilik haklarına zarar verildiği iddiasıyla manevi tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vakfın resmi senedinde gösterilen kuruluş amacı, ülkede ve dünyada doğal varlıkların korunması, erozyonla mücadele, ağaç ve orman sevgisini yaymak gibi konulardır. Vakıfların tüzüğünde yazılı faaliyet alanı içinde hizmet göstermesi esastır. Nitekim davacı vakfın, tüzüğünde yazılı amaçlar doğrultusunda yapmış olduğu çalışmalarla önceden toplum içinde önemli derecede tanındığı ve olumlu bir yer edinmiş olduğu dosyadaki belgeler ile anlaşılmaktadır. Davacının faaliyetlerini anlatmak üzere üyelerine göndermiş olduğu bültenin yanında yabancı ülke vatandaşlığına başvuru formu çıkmış olması, vakfın amacı dışında bir faaliyette bulunduğu, o ülke ile bir çıkar ilişkisi olduğu gibi yanlış anlamalara yol açabilecek bir durumdur. Nitekim dosyadaki delillerden bu yönde tepkiler oluştuğu da görülmektedir. Böyle bir durum ise, davacı vakfın hem üyeleri hem de toplum önünde önceden oluşmuş olumlu izlenimler üzerinde şüphe doğmasına yol açmıştır. O halde davalıların hukuka aykırı eylemlerinin davacının kişilik değerlerine zarar verdiği kabul edilmeli ve uygun miktarda manevi tazminat verilmelidir.

DAVA : Davacı TEMA Vakfı vekili Avukat Ömer Aykut tarafından, davalı Erkan Demir ve Durmuş Demir aleyhine 30.9.2002 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına verilen zarar nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 18.11.2003 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 1.3.2005 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat Ömer Aykul geldi, karşı taraftan davalılar adlarına kimse gelmedi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, kişilik haklarına zarar verildiği iddiasıyla manevi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ve karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava dosyasındaki delil ve belgelere göre davacı vakfın üç ayda bir periyodik olarak hazırlayıp üyelerine göndermekte olduğu bültenlerin, postaya verilmesi işlemleri aralarındaki anlaşma uyarınca davalılarca yerine getirilmektedir. Davacı vakıf, son bültenin davalılarca üyelere gönderilmesi sırasında, istek ve bilgileri dışında aynı zarfın içine yabancı bir ülke vatandaşlığına geçiş ile ilgili başvuru formu eklendiğini bildirerek, bunun kişilik değerlerine zarar verdiği gerekçesiyle manevi tazminat istemektedir.

Davalıların, davacının faaliyetlerini tanıtım amaçlı bülteni üyelerine gönderilmesi için yapılan sözleşmenin dışına çıkarak, davacı ile ilgisi olmayan başka bir belgeyi de üyelere göndermiş olmalarının sözleşmeye aykırılık teşkil ettiği yerel mahkemece de kabul edilmiştir. Böylece davalıların eylemlerinin hukuka aykırılığı belirlendiğine göre bunun davacının kişilik değerlerine zarar verip vermediği üzerinde durulmalıdır. Davacı vakfın resmi senedinde gösterilen kuruluş amacı, ülkede ve dünyada doğal varlıkların korunması, erozyonla mücadele, ağaç ve orman sevgisini yaymak gibi konulardır. Vakıfların tüzüğünde yazılı faaliyet alanı içinde hizmet göstermesi esastır. Nitekim davacı vakfın, tüzüğünde yazılı amaçlar doğrultusunda yapmış olduğu çalışmalarla önceden toplum içinde önemli derecede tanındığı ve olumlu bir yer edinmiş olduğu dosyadaki belgeler ile anlaşılmaktadır. Davacının faaliyetlerini anlatmak üzere üyelerine göndermiş olduğu bültenin yanında yabancı ülke vatandaşlığına başvuru formu çıkmış olması, vakfın amacı dışında bir faaliyette bulunduğu, o ülke ile bir çıkar ilişkisi olduğu gibi yanlış anlamalara yol açabilecek bir durumdur. Nitekim dosyadaki delillerden bu yönde tepkiler oluştuğu da görülmektedir. Böyle bir durum ise, davacı vakfın hem üyeleri hem de toplum önünde önceden oluşmuş olumlu izlenimler üzerinde şüphe doğmasına yol açmıştır.

O halde davalıların hukuka aykırı eylemlerinin davacının kişilik değerlerine zarar verdiği kabul edilmeli ve uygun miktarda manevi tazminat verilmelidir. Yerel mahkemece bu yönler üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın tümden reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve temyiz eden davacı yararına takdir olunan 400,00 YTL duruşma avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 01.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.