Mesajı Okuyun
Old 07-12-2007, 01:18   #12
slide

 
Varsayılan

Önce anneannemi kaybettim..çok görüşmezdik..akrabalık bağları kuvvetli bir aile değildik..ancak ölüm şekli çok acıydı..defalarca böyle olmamalıydı diye düşündüm ama yanmadı içim..ardından babaaannem dedem bıraktı babamı..babama üzüldüm..yine yanmadı içim..ta ki halam mezarlıktan eve döndüğümüzde şakırdayan yağmuru görünce ''babam üşür iyice örttün mü üzerini'' diyene dek babama..oysa dedem 80'lerinin ortasındaydı..o an anladım ki baba kaç yaşında olursa baba acısı feryat sebebi..uzun bir zaman annemi kaybetmek fobi halindeydi bende..zaman geçti büyüdüm imkansızdı onu hep yanımda tutmam..yollar girdi aramıza..belki tam karekterim şekillenirken ondan ayrıydım..eski bağlılığım kalmadı anneme..oysa ben senelerce onun koynunda uyumuştum...bazen şaşıyorum kendime..ben yıllarca anneye aşık bir çocuktum..şimdi nedense mesafeliyim anneme..belki kızgınım..hayatımda en sevdiğim insanlardan birini kaybettiğim an yanımda olmadı..oysa en çok o bana ''geçecek bunlar'' desin istedim..yine de çok seviyorum..yaşlandıkca kırışıklıklarını dert eder oldu..kremmsiz sokağa çıkmaz uyumaz oldu..şeker ahalleri hoşuma gitmiyor değil..rüyamda dahi onun bırakıp gittiğini görsem yastığım ıpıslak uyanıyorum...çekirdek ailem hep yanımda olsun istiyorum..yüreğim yanmsın istiyorum imkansız olduğunu bile bile..