Mesajı Okuyun
Old 19-10-2006, 00:42   #12
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

**************
İPTAL DAVASI - KAYBEDİLEN ÇEKİN BULUNMASI - BEYAZ CİROLU ÇEKİN İSTİRDADI TALEBİ - YETKİLİ HAMİLİN HUKUKİ SORUMLULUĞU
**************
Esas Yılı : 2002
Esas No : 959
Karar Yılı : 2002
Karar No : 4721
Karar Tarihi : 13.05.2002
Daire No : 11
Daire : HD
**************
ÖZET : Zayi nedeniyle açılan iptal davası sırasında çekin kendisinde olduğu bildirilen kişiye karşı, lehdarın mirasçıları tarafından açılan çekin istirdadı davasında, avukat olan davalının çekin asıl hamili olmayıp gerçek hamili adına gizli tahsil cirosuyla devralan hamil olduğu anlaşıldığından; davacı tarafa gerçek hamil aleyhine de istirdat davası açıp iki dava ile birleştirilerek sonuca gidilmesi gerekir.
**************
(6762 S. K. m. 595, 596, 704)
Dava: Taraflar arasında görülen davada Antalya Asliye 5. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 15.10.2001 tarih ve 2000/704 - 2001/977 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü?
Karar? Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi lehine keşide edilmiş çek'in muris öldürülmeden önce üzerinde olduğunu, ancak ceset bulunduğunda bu çek'in murisin üzerinden çıkmadığını, çek'in zayi olması nedeniyle iptali için Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1999/1707 Esas sayılı dosyasına açılan dava sırasında, işbu davanın davalısı tarafından çek'in muhatap bankaya ibraz edildiğinin hamilin dilekçe vermesi üzerine ortaya çıktığını, bunun üzerine mahkemece verilen süre içinde işbu davayı açtıklarını, murisin öldürülmesinden dolayı yargılanan dava dışı Chermia'nın avukatı olan davalıya çek arkasında bir cirosu olmadığı ve murisin Chermia'ya bir borcu bulunmadığı halde davalının tahsil amacıyla bu çek'i Chermia'dan aldığını iddia ettiğini, Chermia'nın yargılandığı Ceza Mahkemesi'nde de muristen bir alacağının kalmadığını beyan ettiğini, davalının zaten muristen bir alacağı olmadığını ve tahsil için Chermia'dan aldığını iddia ettiğini, ancak murisin cirosundan sonra davalıya yapılmış bir ciro bulunmadığını, dolayısıyla davalının yetkili hamil olmadığını ileri sürerek, çek'in istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı, çek'in kaybedilmediğini, zira murisin beyaz cirolu çek'i üzerinde taşımasının hayatın olağan akışına uymadığını, Chermia'nın cezaevinde bulunması nedeniyle, ibraz süresinin geçmemesi ve tahsilin sağlanabilmesi için kendisine verdiğini, bunun üzerine çek'i imzalayıp bankaya ibraz ettiğini, çek'in keşide edilmesi nedeniyle ibra yapıldığını, dolayısıyla ibranın alacağın ve çek'in nedeninin kalmadığına işaret edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar doğrultusunda, davacılar murisinin davalının vekil edeni dava dışı Chermia'ya borcunun kalmadığının 08.09.1999 tarihli ibraname ile anlaşıldığı, bu kişinin yargılandığı ceza mahkemesindeki beyanında da davacılar murisinden alacağının kalmadığını bildirdiği, dolayısıyla davacılar murisi öldürüldükten sonra üzerindeki bu çek'in Chermia tarafından ele geçirilip, avukatı olan davalıya verildiği, çek üzerinde Chermia'nın bir cirosunun bulunmadığı, dolayısıyla davalının gerçek hak sahibi olmadığı, murisin borcu da bulunmadığı için Chermia lehine ciro yapmasına bir neden bulunmadığı, çek'in hak sahibinin murisin mirasçıları davacılar olduğu gerekçeleriyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
İşbu dava, zayi nedeniyle açılan iptal davası sırasında çek'in kendisinde olduğunu bildiren Ahmet'e karşı lehdarın mirasçıları tarafından açılan çek'in istirdadı davasıdır.
Davacıların murisi Ahmet K.'nun lehdarı olduğu çek'in arka yüzünde "Ahmet K.u" adı ve soyadının altındaki imzanın murise ait olmadığı, murisin öldürülmesi sonrasında çek'in üzerinden çalınıp, imzasının taklit edildiği iddiasıyla dava açılmış ise de, davacılar vekili, işbu davanın 11.09.2000 tarihli oturumunda alınan imzalı beyanında, imzanın murise ait olduğunu kabul etmiştir.
Avukat olan davalı, çek'in müvekkili olan dava dışı Chermia isimli kişi tarafından tahsil için kendisine verildiğini, çek'in sağlığında muris tarafından beyaz ciro ile Chermia'ya teslim edildiğini, onunda bu haliyle kendisine vermiş olduğundan kendi ad ve soyadını yazıp, imzalayarak bankaya ibraz ettiğini savunurken, 22.01.2001 tarihli oturumda dinlenen Chermia, imzalı beyanı ile sözkonusu çek'i alacağına karşılık Ahmet K.'dan aldığını, bu nedenle alacağı kalmadığını mahkemede açıklamış olduğunu, sözkonusu çekin alacağını almak için Avukat'a verildiğini ifade etmiş olup böylece çekin asıl hamilinin dava dışı Chermia olduğu, onun tarafından da murisin beyaz cirosuna müsteniden ve elden davalıya verildiği, davalı ile dava dışı Chermianın birbirini doğrulayan beyanlarından anlaşılmakta olup, yapılan bu işlemi TTK.nun 730 ncu maddesi yollaması ile aynı Yasa'nın 595/f.2 ve 596/f.3 ncü maddelerine göre geçerli olduğundan, çek'i elinde bulunduran davalının çek'i gizli tahsil cirosu ile devralan meşru vekil hamil olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, sözkonusu çek'in gerçek hamilinin Chermia olduğu sonucuna varılmış olması karşısında, bu şahsın taraf olmadığı işbu istirdat davasında sağlıklı bir yargılama yapılması ve sonuca ulaşılması mümkün olamayacağından, davacı tarafa Chermia Irma Vanpoujke hakkında da istirdat davası açması için süre verilerek, açılacak davanın işbu dava ile birleştirilerek görülüp, sonuçlandırılması gerekir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan husus gözetilmeden yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ası doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün temyiz eden davalı yararına ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.(¤¤)
**************
.: CopyRight by Sinerji A.Ş. :.