Mesajı Okuyun
Old 30-04-2009, 14:59   #4
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Çocuk Mahkemesi'nden Emsal Karar
Ankara 1. Çocuk Mahkemesi, babasından şiddet gören çocuk hakkında babanın muvafakatına gerek duymaksızın doğrudan EĞİTİM tedbirine başvurdu.

Ankara 1. Çocuk Mahkemesi, babaannesinin başvurusu üzerine babasından şiddet gören çocuk hakkında babanın muvafakatına gerek duymaksızın doğrudan EĞİTİM tedbirine başvurarak emsal bir karara imza attı.



HUKUKİ BAKIŞ - ÖZEL



Ankara 1. Çocuk Mahkemesi, babasından şiddet gördüğü için İzmir’deki okulunu bırakarak Ankara’daki babaannesinin yanına sığınan 16 yaşındaki E.G. hakkında, EĞİTİM tedbirine başvurarak, küçük E.G.’nin “babaannesi veya vekilinin başvuracağı, yaşına uygun Ankara ilindeki bir eğitim kurumuna kaydedilmesine” ve yeni okul tarafından “babanın muvafakatine gerek olmaksızın çocukla ilgili öğrencilik dosyasının celbine” hükmetti. Ankara 1. Çocuk Mahkemesi bu kararıyla, uygulamada tereddütlere neden olan Çocuk Koruma Kanunu’ndaki “koruyucu ve destekleyici tedbirler” bakımından da emsal bir karara imza atmış oldu.




Olay, çocukluğundan beri babaannesiyle yaşayan 16 yaşındaki küçük E.G.’nin babası tarafından zorla İzmir’e götürmesiyle başladı. Baba M.G.’nin küçük E.G.’yi sürekli dövmesi ve zorla çalıştırması üzerine E.G., İzmir’de kaydolduğu okulu bırakarak tekrar babaannesinin yanına sığınmak üzere Ankara’ya döndü. Babaanne N.G., küçük E.G.’yi Ankara’da tekrar okula kaydettirmek istediyse de bu kez de karşısına bürokratik süreç çıktı. Ankara’daki okullar kayıt yapabilmek için İzmir’deki okuldan belge getirmelerini istiyor, İzmir’deki okul ise babanın imzası olmadan ilgili belgeyi veremeyeceklerini beyan ederek bu talebi geri çeviriyordu.



Babaanne N.G., son çare olarak Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi’ne başvurarak hukuki yardım istedi. Merkez’de nöbetçi avukat olarak görev yapan Av. Dilek Kumcu’nun N.G. adına yaptığı başvuruyu “Değişik İş” olarak kayda alan Ankara 1. Çocuk Mahkemesi, duruşmada babaanne N.G. ve küçük E.G.’yi dinleyerek haklı buldu ve E.G. hakkında EĞİTİM TEDBİRİNE başvurulmasına karar verdi.



E.G’nin “babaannesi veya vekilinin başvuracağı, yaşına uygun Ankara ilindeki bir eğitim kurumuna kaydedilmesine” ve “Çocuğun terk etmek zorunda kaldığı eğitim kurumundaki öğrencilik dosyası, evrakları v.b. kayıt için gerekli belgelerinin başvurulacak eğitim kurumunca velisinin muvafakati aranmaksızın resen celbine” hükmederek bürokratik tıkanıklığın giderilmesini sağlayan mahkeme kararının gerekçesinde; “E.G.’nin 5395 sayılı ÇKK kapsamında korunması gereken bir çocuk olduğu ve babası muvafakat vermediği için eğitimden uzak kamış bulunduğu” vurgulandı.



2005 yılında kabul edilen 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, “korunma ihtiyacı içerisindeki çocuk” kavramıyla ve koruyucu ve destekleyici tedbirlere yönelik hükümleriyle, çocuk mahkemelerini risk altındaki çocuklara dönük çok geniş yetkilerle donatmış, ancak gerek mahkemelerin kavramı dar yorumlaması gerekse de uygulama mercilerinde yeterli altyapının bulunmayışı nedeniyle bu yetkilerin kullanılmasında ciddi tereddütler yaşanmıştı.

Ankara 1. Çocuk Mahkemesi’nin kararı, şiddet nedeniyle eğitim veya benzer imkanlardan yoksun kalan çocukların mahkeme kararlarıyla korunabilmesi konusunda uygulamacılar için önemli bir emsal niteliğinde.
HUKUKİ BAKIŞ | 23 Nisan 2009 18:24
http://www.hukukibakis.com/detay.php?id=1537