Mesajı Okuyun
Old 17-07-2012, 21:37   #33
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Adnan Koray
1. Hukuk Dairesi, 6100 sayılı Yasa'nın yürürlüğünden önce açılmış bulunan davalarda bu hükmün uygulanmayacağını,, ve hükmün Yasa'nın yürürlüğünden sonra açılacak davalarda söz konusu olabileceği görüşünde...

T.C.

YARGITAY
1. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2012/1222
KARAR NO : 2012/3911

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARTAL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/11/2011
NUMARASI : 2011/302-2011/558
DAVACI :
DAVALI :
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Özetlenen bu yasal düzenlemeler gözetildiğinde, öncelikle davanın 6100 sayılı Yasa'nın yürürlüğünden önce açılmış bulunması karşısında, davanın açıldığı sırada yatırılması gereken bir avansın söz konusu olamayacağı ve hükmün anılan Yasa'nın yürürlüğünden sonra açılacak davalarda söz konusu olabileceği, esasen 448. madde anlamında dava açılma işleminin tamamlanmış olduğu

Eklediğiniz içtihat için teşekkürler.
Yasa ve tarife arasında tenazur ve mantık sorunu var, bunun giderilmesi gerekir. Aksi halde, farklı yönde bol miktarda içtihat görmek mümkün olacak. Hukuk disiplini bakımından, içtihatlara argüman ve gerekçe bulmak hiç de zor değildir.

Başka bir mesajımda bu tenazur ve mantık sorununa işaret etmiştim; konuyla örtüşmesi bakımından burada tekrarlıyorum:

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=69859

Saygılarımla.

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması (m.120/f.2) olgusu, bidayette yatırılmış bir avansın varlığını ve onun sonradan yetersiz kalmasını icab ettirmektedir. Lafzî ve mantıkî yorum bize bunu işaret ediyor.

Bu duruma göre, 6100 sayılı yasa yürürlükte değilken dava açmış bulunan davacıdan, dava açarken yatırması zorunlu olan tutarı yatırmasının beklenmesi hukuk değil evvelâ mantık kaidelerine aykırıdır.

Fakat, gider avansının yatırılmış olmasının bir dava şartı olarak öngörülmüş olması ve tarife de "ikmal ettirilir." ibaresi ve 120/f.2'ye yapılan atıf, tarifeyi hazırlayanların "yetersiz kaldığının anlaşılması" unsurunu, yasadan önce açılmış davalara da teşmil etmeye çalıştığını gösteriyor. Bu anlamda, tarifenin 6. maddesinde, m.115/1'de yazılı yasal dayanağa uygun bir düzenleme yapılmamış oluyor. Usulî bir hata var tarifede...

Kanaatimce, yasanın yürürlük tarihinden önce açılmış bulunan davalarda, m..120/f.2'ye yapılan atıf mantıkî de değildir, hukukî de değildir. Buna yukarıda değindim.

Bu davalarda, hakimin, derhal uygulanma ilkesi gereği, m.115/f.1'deki, "davanın her aşamasında kendiliğinden....." ibaresine yaslanarak, gider avansına dair vereceği süreyi, sadece m.115/f.2'ye göre belirlemesi doğru olacaktır görüşündeyim. Bu ihtimal yasaya ve yorum ilkelerine daha uygundur. Süre niteliği itibariyle kesin olacak ve fakat miktarını hakim tayin etmiş olacaktır. Ancak, hem 120/f.2'den ve hem 115/f.2'den iki kere iki ayrı kesin süre verilemez kanımca.

Saygılarımla.