Mesajı Okuyun
Old 14-08-2012, 14:05   #14
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/17921
K. 2012/2392
T. 13.2.2012

• İŞTİRAK NAFAKASI TALEBİ ( Çocuğun Velayetinin Babada Olduğu Halde Dava Tarihinden Beri Fiilen Davacı Annesinin Yanında Kaldığı - Ana Yararına Nafakaya Hükmedileceği )

• VELAYETİ BABADA OLAN ÇOCUĞA FİİLEN ANNENİN BAKMASI ( Ana Yararına Nafakaya Hükmedileceği - İştirak Nafakası Talebi )

• VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ KARARINDAN SONRA ÇOCUĞUN ERGİN OLMASI ( Velayetin Tevdiine İlişkin Kararların Geçici ve Derhal İcra Edilebilir Nitelikte Olmadıkça Kesinleştiği Tarihten İtibaren Sonuç Doğuracağı - Davanın Konusuz Kalacağı )

• DAVANIN KONUSUZ KALMASI ( Velayetin Değiştirilmesi Davası/Velayetin Tevdiine İlişkin Kararların esinleştiği Tarihten İtibaren Sonuç Doğuracağı - Karardan Sonra Çocuğun Ergin Olması İle Davanın Konusu Kaldığının Kabulü Gerektiği )

1086/m.443
4721/m. 328, 329, 335

ÖZET : Velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakası ve manevi tazminat davasında; çocuğa fiilen bakan ananın, diğerinden çocuk için nafaka istemesi mümkündür. Çocuğun, velayeti hukuken babada olduğu halde, dava tarihinden beri fiilen davacı annesinin yanında kaldığı ve ergin olduğu tarihe kadar da fiilen onun tarafından bakıldığı tartışmasızdır. Çocuk için "dava tarihinden geçerli" olacak şekilde ana yararına nafakaya hükmedilmesi hukuka uygundur.

Velayetinin değiştirilmesine karar verilen tarafların müşterek çocuk kararın verilmesinden sonra ergin olmuş, velayete tabi olmaktan çıkmıştır. Velayetin tevdiine ilişkin kararlar, geçici ve derhal icra edilebilir nitelikte olmadıkça, kesinleştiği tarihten itibaren ileriye yönelik olarak sonuç doğuracağından ve kesinleşmedikçe icra olunamayacağından velayet sahibinin değiştirilmesine ilişkin bu dava çocuğun ergin olmasıyla konusuz hale gelmiştir. Bu husus gözetilmelidir.

DAVA : Taraflar arasındaki "velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakası ve manevi tazminata" ilişkin davanın yapılan muhakemesi sonunda; mahalli mahkemece verilen hüküm; davalı tarafından velayet kararı ve çocuk için takdir edilen iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1 - Ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder ( TMK. m. 328/1). Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler ( TMK. m. 328/2). Ne var ki, ana ve babanın, ergin olduğu halde eğitimi devam eden çocuğa bakım yükümlüğü, ergin çocuğun kendisi tarafından açılmış bir yardım nafakası davasının bulunması halinde söz konusu olur. Yoksa ergin olan ve fiil ehliyetini kazanmış bulunan çocuk için ana yararına nafakaya hükmolunamaz. Tarafların müşterek çocuğu A., 12.08.1992 doğumlu olup, karardan sonra ve fakat kesinleşmesinden önce 12.08.2010 tarihinde ergin olmuştur. Çocuğun, velayeti hukuken babada olduğu halde, dava tarihinden beri fiilen davacı annesinin yanında kaldığı ve ergin olduğu tarihe kadar da fiilen onun tarafından bakıldığı tartışmasızdır. Yasaya göre çocuğa fiilen bakan ananın, diğerinden çocuk için nafaka istemesi mümkündür ( TMK. m. 329/1). O nedenle, çocuk için "dava tarihinden geçerli" olacak şekilde ana yararına nafakaya hükmedilmesinde bir yanlışlık bulunmamaktadır. Takdir edilen nafaka, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceğine göre, davalının bu yöne ve nafakanın miktarına ilişkin temyiz itirazları açıklanan sebeple yerinde görülmemiştir.

2- Velayetinin değiştirilmesine karar verilen tarafların müşterek çocuğu A., 12.08.1992 doğumlu olup, kararın verilmesinden sonra 12.08.2010 tarihinde ergin olmuş, velayete tabi olmaktan çıkmıştır ( TMK. m. 11, 335/1). Velayetin tevdiine ilişkin kararlar, geçici ve derhal icra edilebilir nitelikte olmadıkça, kesinleştiği tarihten itibaren ileriye yönelik olarak sonuç doğuracağından ve kesinleşmedikçe icra olunamayacağından ( HUMK. m. 443/3) velayet sahibinin değiştirilmesine ilişkin bu dava çocuğun ergin olmasıyla konusuz hale gelmiştir. Mahkemece bu talebin konusu kalmadığından bu yönde hüküm tesis edilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda ( 2). bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda ( 1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

Kazancı