Mesajı Okuyun
Old 19-07-2018, 17:37   #16
Av. Suat

 
Varsayılan

Vadesi gelmemiş senetlerle ilgili olarak ihtiyati haciz kararı verildiğinde muacceliyet şartının da artık gerçekleştiği kabul edilmektedir. Kambiyo takibi yapılabilir..Kanımca Av Mahmut un da dediği gibi cirantalar bu kararın dışında tutulmalı sadece keşideciler için bu karar uygulanmalıdır.


Yargıtay 12. HD E:2009/28614 K:2010/10396 İçtihat

ÖZET: Takibin dayanağı ihtiyati haciz kararının İİK’nun 257. maddesinin hangi fıkrasına göre verildiği belirtilmemiş ise de kararın gerekçesinde; <ihtiyati haciz kararının borçluların mal kaçırma ihtimaline binaen> verildiği ve bu haliyle İİK’nun 257/2. bendindeki şartlar gereği alınmış olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle takip konusu vadesi gelmemiş senetlerle ilgili olarak muacceliyet şartının gerçekleştiğinin kabulü gerekir.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı vekili tarafından altı adet bonoya dayalı olarak 17.07.2008 tarihinde Nevşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/97D. İş esas ve 2008/97 karar sayılı 15.07.2008 tarihli ihtiyati haciz kararına dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başlandığı anlaşılmıştır.
Takibin dayanağı ihtiyati haciz kararının İİK'nun 257. maddesinin hangi fıkrasına göre verildiği belirtilmemiş ise de kararın gerekçesinde; verildiği ve bu haliyle İİK'nun 257/2. bendindeki şartlar gereği alınmış olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle HGK'nun 13.10.2004 tarih ve 2004/12-454 sayılı kararında da belirtildiği üzere takip konusu vadesi gelmemiş senetlerle ilgili olarak muacceliyet şartının gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Öte yandan her dava açıldığı şartlara göre değerlendirilip sonuçlandırılacağından, itiraz tarihinde n daha sonra 20.11.2008 tarihinde ihtiyati haciz kararının itiraz üzerine kaldırılmış olması sonuca etkili değildir.
O halde mahkemece itirazın reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.
Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.04.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.