Mesajı Okuyun
Old 15-11-2012, 15:13   #24
subutayozgur

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan subutayozgur
Kadıköy 3.iş Mahkemesinin 2012/73 E. sayılı dosyasında vermiş olduğu 08.11.2012 tarihli ara kararından alıntıdır.

Davacı vekili: HMK uyarınca belirlenen yemin ve hüküm dışında konuşma ve ara kararı oluşturmak için ayağa kalkmam konusunda mübaşir tarafından uyarılmak istemiyorum, mahkemece ayağa kalkmam isteniyor ise verilecek karara uyacağımı belirtmek istiyorum dedi.
GD
Her ne kadar HMK da yemin ve son hüküm dışında ayağa kalkılacağına ilişkin açık hüküm mevcut değil ise de, yargılamaya ilişkin tüm davranışların temel kanun niteliğindeki yasada belirtilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi usul yasasının uygulandığı cumhuriyet tarihi boyunca yargılama sırasında yemin ve hüküm dışında taraflar söz aldığında ve ara kararı oluşturulan gereği düşünüldü bölümlerinde tarafların ayağa kalkması geleneksel hale gelmiş olup, HMK yürürlüğe girinceye kadar itirazsız uygulandığından HUMK da bu konuda hüküm bulunmamasına rağmen yargılama sırasında herhangi bir muhalefet ile karşılaşılmadığı halde yeni yasanın yürürlüğe girmesinden itibaren ihtilaf haline getirildiğinden mahkememizce eski usulün uygulanmasının devamına, taraf vekillerinin söz aldıklarında ve ara kararı için gereği düşünüldü dedikten sonra ayağa kalkmaları gerektiği bildirildi açık duruşmaya devam olundu.

Kadıköy 2.İş Mahkemesinin 2011/869 E. sayılı davasının 14.11.2012 tarihli tutanağından alıntıdır.
Davacı vekili söz aldı: Mahkemenizde böyle bir sorun yaşamamakla birlikte karşılaşılan farklı uygulamalar nedeni ile HMK uyarınca belirlenen yemin ve hüküm dışında konuşma ve ara kararı oluşturmak için ayağa kalkmam konusunda mübaşir tarafından uyarılmak istemiyorum, mahkemece ayağa kalkmam isteniyor ise mahkemenin vereceği karara yasal haklarımı saklı tutarak uyacağımı belirtmek istiyorum dedi.
G.D: Duruşma sırasında hangi hallerde ayağa kalkılacağı davacı tarafça da beyan edildiği üzere yasalarca düzenlendiğinden ve bu konudaki yazlı kurallara uyup uymayacağının takdiri mesleğini icra eden avukatın meslek etik değerleri ile alakalı olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına.