Mesajı Okuyun
Old 24-03-2011, 14:09   #235
hızır hafiye

 
Varsayılan

Sayın katılımcılar;
Benim üzerinde durduğum nokta , oh oh herkes kaydedilsin değil, bu teknoloji devlet tarafından üretilmedi ve sadece devlet tarafından kullanılmıyor.
Örneğin,
istiklal caddesi ile meşelik sokak kesişiminde mobese kamerası var . Kameranın hemen dibinde de İş Bankası var. Onun da caddeyi kaydeden güvenlik kamerası var. İnsanların elinde de kayıt cihazları (kamera, telefon) var. Kalabalık ve popüler bir cadde olduğundan profesyonel çekim yapan tv kameramanları da var.
Şimdi sizin; iş bankasının önünde beklerken , mobese kamerası, İş Bankasının güvenlik kamerası, herhangi bir şahsın elindeki amatör kamera veya profesyonel çekim yapan tv kamerası tarafından haberiniz olmadan kayıt altına alınma ihtimaliniz var.
Cevaplandırılması gereken sorular şunlar
1-Bunlardan hangisi özel hayatınıza müdahale etti?

2-Özel hayatın gizliliği anayasal güvence altın da olduğuna göre ve eğer sokaklarda özel hayat sayılacaksa devlet özel hayatınızı korumak adına şahısların ellerinde ki kameralarla ilgili ne gibi bir tasarrufta bulunmalı?

3-Benim İş Bankası aleyhine özel hayatıma müdahale etti diye dava açma hakkım var mı?

4-Sizin tv kameramanına görüntülerinizi sildirme yada karşı gelmesi durumunda kolluk gelene kadar kameramanı yakalama yetkiniz var mı? Veyahut kendinizi televizyonda gördüğünüzde yasal haklarınız nelerdir?

5-Yarın insanlar birbirini sokakta çekim yaparken; beni çektin, onu çektin, bizi çektin diye şikayet etmeye başladığında bunun önüne geçebilmek için planınız nedir?

6-Sokaklar da özel hayatın gizliliği adına her beni kaydettin diyene kameramdaki görüntüleri izlettirip onu çekmediğimi ispatlamak gibi bir sorumluluğum var mı? yada eğer çekmemişsem çektin diyen kişi hakkında ne gibi yasal prosedür izlemeliyim?

7-Ya da herkes istediğini kaydedebilir ama devlet kaydedemez mi? İstatistikler insanların haberi olmadan özel hayatına dair yayımlanan görüntülerin bir tanesinin bile devlet kaydı olmadığını söylüyor.



Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
İyi idare kendini belli etmeyen idaredir.

Sayın Konyalı önleyici hizmet yapan kolluk kuvvetleri için tam tersi kendini belli etmek işin temel esprisidir. Resmi üniformalı çalışmak, gece tepe lambasını yakmak, bazen düdük çalmak, yani ben buradayım demek suçu oluşmadan caydırıcılık yöntemiyle engellemek idarenin başarısıdır.




Alıntı:
Yazan Av.Muzaffer ERDOĞAN
Siz de başkalarının arkasına sığınmadan bakış açınızı açıklayın,
Sayın Erdoğan ben bu örnekleri başkalarının arkasına sığınmak için değil (başkalarının arkasına sığınmak hayatta tarzım değildir , başkaları benim arkama sığınsın) sadece başta da söylediğim acaba bir saygısızlık mı yaptım düşüncesinden dolayı hukukçular arasında da bunu daha önceden dillendirenler varmış diye alıntıladım.




Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
İleri düzeyde matematik derslerinin ise,
Sayın Dikici elbette ki ben de hukuk fakültelerinde logaritma ya da binom açılımı dersleri gösterilsin taraftarı değilim. Zaten dediğim de analaitik düşünebilme ve muhakeme yeteneğinin geliştirilmesi idi. Savunduğum ezberden ziyade muhakemeye dayalı bir eğitim sistemi..Asıl üzerinde durduğum ise koşullu düşünmenin mantıksal ifadesi olan‘’eğer’’ idi. Yani eğer bu böyleyse şu da şöyledir. Konuyla bağıntılı olarak eğer mobese kameraları özel hayata müdahaleyse güvenlik kameraları da müdahaledir. Eğer mobese kameralarıyla idare anayasal bir hakka tecavüz ediyorsa telefon kameralarıyla kayıt yapan sade vatandaşta tecavüz ediyor. Biri hakkında alınacak tedbirler diğerini de kapsamalı.
Saygılarımla…