Mesajı Okuyun
Old 03-06-2014, 12:10   #2
kubrick

 
Varsayılan

TÜRK BORÇLAR KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞÜ VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN
Madde 1: (1) Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.

MADDE 5 – (1) Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan hak düşürücü süreler ile zamanaşımı süreleri, eski kanun hükümlerine tabi olmaya devam eder. Ancak, bu sürelerin henüz dolmamış kısmı, Türk Borçlar Kanununda öngörülen süreden uzun ise, yürürlüğünden başlayarak Türk Borçlar Kanununda öngörülen sürenin geçmesiyle, hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi dolmuş olur.

Olay kanundan önce gerçekleştiği için yukarıdaki maddeler uyarınca 818 sayılı BK hükümleri uygulanacaktır.
818 sayılı Kanun Madde 60 - Zarar ve ziyan yahut manevi zarar namiyle nakdi bir meblağ tediyesine
müteallik dava, mutazarrır olan tarafın zarara ve failine ittılaı tarihinden itibaren bir sene ve
her halde zararı müstelzim fiilin vukuundan itibaren on sene mürurundan sonra istima
olunmaz.
Zarar ve faili öğrendiğiniz tarihten itibaren 1 yıl ve her halükarda 10 yıllık zamanaşımı söz konusudur. Ancak tazminat istemine konu fiil ceza kanunlarında yer alıyorsa 818 s.k. madde 60/2 gereğince; Şukadar ki zarar ve ziyan davası, ceza kanunları mucibince müddeti daha uzun müruru zamana tabi cezayı müstelzim bir fiilden neşet etmiş olursa şahsi davaya da o müruru zaman tatbik olunur.