Mesajı Okuyun
Old 09-07-2010, 15:04   #7
O.Özcan

 
Varsayılan Cevap gayet açık.

İhbar ve şikâyet
MADDE 158. - (1) Suça ilişkin ihbar veya şikâyet, Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir.
(2) Valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikâyet, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.
(3) Yurt dışında işlenip ülkede takibi gereken suçlar hakkında Türkiye'nin elçilik ve konsolosluklarına da ihbar veya şikâyette bulunulabilir.
(4) Bir kamu görevinin yürütülmesiyle bağlantılı olarak işlendiği iddia edilen bir suç nedeniyle, ilgili kurum ve kuruluş idaresine yapılan ihbar veya şikâyet, gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.
(5) İhbar veya şikâyet yazılı veya tutanağa geçirilmek üzere sözlü olarak yapılabilir.
(6) Yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturma evresine geçildikten sonra suçun şikâyete bağlı olduğunun anlaşılması halinde; mağdur açıkça şikâyetten vazgeçmediği takdirde, yargılamaya devam olunur.

Konuyu bu madde çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Zira vatandaşın başvurusu, bu madde kapsamında değerlendirilen bir ihbar mahiyetindedir. Suçun mağduru olması kanaatimce bu durumu değiştirmez. Şimdi şu düşünülebilir, vatandaş zaten iki gün önce savcılığa yazılı olarak başvurmuş. Bu yetmez mi? Hayır, yetmez. Grup amir vekili olarak görev yapan polis memuru, durumu hemen nöbetçi Cumhuriyet Savcısı'na ileterek, yapmış olduğu görüşmeyi tutanağa yansıtarak görevini icra ettiğini evrakla tespit etmeliydi. Polis memurumuzun bu koşullarda görevini ihmal ettiğini düşünüyorum. Saygılarımla.