|
|
|
|
|
|
İşi "halletmenizin" püf noktası o sırada gelen borçlu ve kanunu umursamadan suç işleyen icra memuru olmuş. O sırada borçlu gelmeseydi ve daha sonra da eşyalarım çalınmış diye şikayet etseydi ne yapacaktınız?
Borçlunun huzurda olmadığı bir tahliye sırasında, eşyaların yediemine teslim edilmesi İİK md 26/4'den kaynaklanan yasal bir zorunluluktur. Bunu yapmamanız durumunda İcra Memurunun cezai sorumluluğu doğacağı gibi, sizin de zarar gören/kaybolan eşyalardan hukuki sorumluluğunuz doğar, ayrıca şikayet halinde mesleki disiplin sorumluluğunuz da cabası. Kaldı ki, her yerde böyle acemi ve gözü kara icra memurları bulamayacağınız için, benzer bir tahliyeyi başka bir yerde tekrarlamanız da oldukça küçük bir olasılıktır.
Tahliyelerın pahalı olma nedeni sizin belirttiğiz gibi avukatların veya müvekkillerinin "zengin" olması değil, kanunun öngördüğü usule uygun hareket etmeleridir.
|
|
 |
|
 |
|
olayın özetini geçtiğim için haklısınız ancak 3 sene önce ihale yolu ile alınan taşınmazda oturmaya devam eden karşı taraf telefon ile ikna edildikten sonra bu işlemler yapılmıştır. günümüzde çoğu vatandaş kanunları ve "ayrıntılarını" avukatlar kadar bildiği için her adımda dikkatli olmak gerekir. yukarıda belirtmiş olduğunuz her durum için gerekli tadbirlerde alınmıştı. yani karşı tarafa ulaşamama ihtimaline karşılık nakliye depo vesair.
tahliyelerin pahallı olmasının sebebi normalde 100 liralık işin avukat tarafından yapılacak haciz işlemi nedeni ile olduğu öğrenilince çeşitli figürler ile 250 liraya çıkmasıdır. hepsini geçtim para ve sair menfaat alamadığı için tutanağı imzalamayan polis memurları var bu ülkede, sistem güzel işlese parası sorun olmaz ama maalesef iş bilenin kılıç kuşananın tabikide sistem düzen ne olursa olsun yapılan kanuna aykırı bir işlemin mazereti olamaz.