Mesajı Okuyun
Old 03-08-2006, 17:30   #3
Av.Engin Özoğul

 
Varsayılan

Sayın Taslak tarafından belirtilen haller İş Kanununun uygulanmayacağı hallerdir. Fakat İş Kanununa tabi olmayan bir sözleşme Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olabilir.

Sigortalı Sayılanlar

Madde 2 - (Değişik: 11/5/1976-1992/1 md.)
Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılan-
lar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar.

hükmü de kanun kapsamına sadece iş kanuna tabi sözleşmelerin değil borçlar kanununa tabi hizmet sözleşmelerinin de dahil olacağını belirtmektedir.


506 sayılı kanunun 3-D. maddesinde ise

D) (Değişik: 11/8/1977-2100/1 md.) Ev hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve
sürekli olarak çalışanlar hariç
) (1)
hükmü yer almaktadır.

Bu durumda Sosyal Sigortalar Kanunu uyarınca ev hizmetlerindeki çalışma sürekli nitelikte ve ücret karşılığı yapılıyorsa çalışan kanun kapsamındadır ve çalışma kuruma bildirilmelidir.

Eğer somut olaydaki çalışma belirtilen nitelikte ise hizmetin tespiti istenebilir. Sigortalı için hiç giriş bildirgesi verilmemiş olması sonuca etkili değildir. Hizmet tespit davalarındaki genel ispat yöntemleri kullanılarak sonuca gidilebilir. Tanık beyanları, fotoğraflar vs. ispat açısından etkili olabilir. Tanıkların komşular gibi süreci yakinen bilebilecek kişilerden olması önemlidir.

Davalı olarak gösterilecek kişi ise sigortalıya ev içinde talimat verip sözleşme kapsamında ücretini ödeyen kişidir.