Mesajı Okuyun
Old 03-05-2011, 14:32   #19
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nur Hayat BURAN
Bir de 5510 sayılı yasanın 56. maddesi açısından olaya bakalım...

“Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96. madde hükümlerine göre geri alınır.”

Bir dosyamızda tanık muhtar ben eşimden boşansam çok ötelere giderim bir daha da görmek istemem dedi. Normali de bu değil midir? Boşanıldığı halde fiilen birlikte yaşamak bana hiç mantıklı gelmiyor.

Ayrıca kadının tedbir istemek gibi bir hakkı da var. Kocasının eve, kendisine yaklaşmaması hususunda bu tip bir kararın alınması ve kocanın evden uzaklaştırılması mümkünken bu şekilde birlikte yaşamaları bence hala evliliğin devamı mümkünmüş hissi uyandırıyor.

Kararda "boşandıktan sonra birlikte yaşamaktan" söz edilmemektedir. "Boşanma davası sürerken birlikte yaşamaktan" söz edilmektedir. O nedenle 5510 S.K. konuyla ilgili değildir.

HGK'nın kararına oy verenlerden(şimdilik) 27 kişi "katılıyorum" 40 kişi ise "katılmıyorum" şeklinde oy verdiğine göre kafalar hayli karışık. "Katılıyorum" sayısı bana göre hayli fazla çıkmış.

Acaba HGK gibi bazı Sayın Üyeler de tek tip boşanma davasını mı düşünmüşlerdir. Hani adliyelerde sıkça görürüz, taraflar birbirleriyle ağız dalaşına girer veya tekme tokat kavga ederler. Bu tarz boşanma davalarında "aynı evde" oturmak mümkün gözükmeyebilir. Ancak her ikisi de belli bir kültür seviyesine gelmiş ama evlilikte uyumu yakalayamamış 2 kişi, boşanıncaya kadar aynı evde oturabilir. Bunun çeşitli nedenleri olabilir. Örneğin tek çocuk vardır ve iki taraf her hususta anlaşmalarına rağmen, velayet hususunda anlaşamamaktadır. En sonunda, velayet konusunu mahkemeye bırakmaya karar verip, mahkemenin kararına saygılı olacaklarını söyleyebilirler. Velayetin kime tevdi edileceğine göre, ev, eşya vb. hakkında da karar verilebileceği gibi, eşlerden birisinin başka bir şehire taşınma işlemi de buna göre şekillenebilir. Ben, benzer örnekleri çok yaşadım. Hem mesleki olarak tecrübe ettim hem de çevremde çok örnek var.

Kısaca her boşanan çiftin birbirine kötü davranmasına gerek yoktur. İnsanca davranabilirler. Boşanmak iki tarafı da maddi ve manevi olarak üzeceğinden, ekonomik kararlar vermek zorunda kalabilirler.

İlk mesajımda da belirttiğim gibi, her davanın kendi koşulları içinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Hakim olsam ve verdiğim örnekteki gibi bir dava önüme gelse, HGK kararına "katılmazdım".