Mesajı Okuyun
Old 29-03-2017, 22:07   #3
av.ta

 
Varsayılan

T.C.
Yargıtay
12. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/27019
Karar No:2016/4412
K. Tarihi:18.02.2016

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:


1-Borçlu K. İhtiyaç Maddeleri Tic. A.Ş. nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu K. İhtiyaç Maddeleri Tic. A.Ş.'nin temyiz itirazlarının REDDİNE;


2-Borçlu A.'nun temyiz itirazlarına gelince;
Alacaklı tarafından genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine dayalı olarak, Samsun İcra Dairesinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile, adresinin Çorum olup, yetkili icra dairesinin de Çorum olduğunu ileri sürerek yetkiye itiraz ettiği, alacaklının yetkiye itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, HMK'nun 17. maddesi uyarınca Samsun İcra Dairelerinin yetkili olduğu, borçlu A.nun, borçlu K. İhtiyaç Maddeleri Tic. A.Ş. nin müteselsil kefili olup, TTK.nun teselsül karinesini düzenleyen 7.maddesi gereği yetki anlaşmasının borçlu A.'nu bağlayacağı gerekçesiyle yetkiye itirazın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.


Somut olayda takip dayanağı genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinin asıl borçlusunun K. İhtiyaç Maddeleri Tic. A.Ş. olduğu, uyuşmazlık halinde, Samsun Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı görülmektedir.

HMK'nun 17. maddesi gereğince; düzenlenen yetki sözleşmesi, tacirler arasında geçerlidir. Kredi sözleşmesinin müteselsil kefili olan borçlu A.'nun ise tacir sıfatı bulunmadığından, HMK'nun 17. maddesi uyarınca yapılan yetki sözleşmesi kendisini bağlamaz.


O halde mahkemece, borçlu A. yönünden yetkiye itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu A.'nun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.