Mesajı Okuyun
Old 23-07-2013, 16:10   #1
Cansel Coşar

 
Varsayılan Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya sehven Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakması

İyi günler sevgili meslektaşlar.
Şöyle ilginç bir durumla karşı karşıyayım. Asliye Hukuk Mahkemesinde "gizli ayıp nedeni ile bedel iadesi" talepli bir dava açılıyor. Mahkeme, tüketici mahkemesi sıfatıyla ön inceleme duruşması yapıyor ve bu duruşmada tarafların aralarındaki uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığına, uygulanacak zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğuna, TKHK'nın uygulanma imkanının bulunmadığına, bu sebepten davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılmasından vazgeçilmesine ve Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar veriyor. Mahkeme bu kararına rağmen davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakmaya devam edip, müvekkilin davasını kabul ediyor. Gerekçeli kararda ise TKHK'ya atıf yapıp, eser sözleşmesinin bahsini bile etmiyor. Davalı taraf da TKHK'daki 2 yıllık zamanaşımı süresi geçirildiğinden bahisle kararı temyiz ediyor fakat yukarıda bahsini ettiğim duruma değinmiyor. Şu an temyize cevap verme aşamasındayım. Durum ne mahkemece ne de taraflarca fark edilmiş. Ben de bu duruma hiç değinmeden esasa ilişkin bir cevap dilekçesi mi yazmalıyım yoksa durumu izah edip mahkeme kararının düzeltilerek onanmasını mı talep etmeliyim? Karar Yargıtay'da mutlaka bozulur mu yoksa düzeltilerek onanma ihtimali var mı? Konuyla ilgili içtihat da bulamadım. Fikirlerinizi bekliyorum..