Mesajı Okuyun
Old 14-07-2010, 09:38   #4
O.Özcan

 
Varsayılan

Sayın yeditepelişehir, mağdurenin ruh sağlığının bozulup, bozulmadığına dair doktor raporu dosyaya girmeden,müvekkillerinizin tahliye olma ihtimali kanaatimce düşük. Zira mağdurenin ruh saplığının bozulup bozulmaması, yasada öngörülen ceza miktarının önemli derecede değiştiriyor. Tabii bu durumda C.M.K madde 100/1'de düzenlenen, verilmesi beklenen ceza miktarı şartını gündeme getiriyor.


Ancak yine de anlattığınız olayla ilgili elimde bir olan bir yargıtay kararını sizinle paylaşmak istiyorum. Umarım işinize yarar

T.C.
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
E. 2008/2477
K. 2008/4651
T. 20.5.2008
• NİTELİKLİ CİNSEL SALDIRI ( Mağdurenin Aşamalardaki Çelişkili Anlatımları Olayın Ortaya Çıkış Şekli Telefon İletişim Tutanakları Tanık Anlatımları İle Sanık Savunmalarından Eylemde Zor Unsurunun Tıbbı ve Hukuki Kanıtının Bulunmaması Nedeniyle Beraati Gerektiği )
• CİNSEL SALDIRI ( Mağdurenin Aşamalardaki Çelişkili Anlatımları Olayın Ortaya Çıkış Şekli Telefon İletişim Tutanakları Tanık Anlatımları İle Sanık Savunmalarından Eylemde Zor Unsurunun Tıbbı ve Hukuki Kanıtının Bulunmaması Nedeniyle Beraati Gerektiği )
• ŞANTAJ VE HAKARET ( Mağdurenin Aşamalardaki Çelişkili Anlatımları Olayın Ortaya Çıkış Şekli Telefon İletişim Tutanakları Tanık Anlatımları İle Sanık Savunmalarından Eylemde Zor Unsurunun Tıbbı ve Hukuki Kanıtının Bulunmaması Nedeniyle Beraati Gerektiği )
• MAĞDURENİN AŞAMALARDAKİ ÇELİŞKİLİ ANLATIMLARI ( Olayın Ortaya Çıkış Şekli Telefon İletişim Tutanakları Tanık Anlatımları İle Sanık Savunmalarından Eylemde Zor Unsurunun Tıbbı ve Hukuki Kanıtının Bulunmaması Nedeniyle Beraati Gerektiği - Nitelikli Cinsel Saldırı )
5237/m.102
ÖZET : Mağdurenin aşamalardaki çelişkili anlatımları, olayın ortaya çıkış şekli, telefon iletişim tutanakları, tanık anlatımları ile sanık savunmalarından eylemde zor unsurunun tıbbı ve hukuki kanıtının bulunmadığı, mağdurenin ruh sağlığının bozulmasının ise, Şubat 2006 yılında meydana gelen olaydan sonra ruh sağlığında herhangi bir bozulmanın olduğu yolunda iddia ve kanıtın olmadığı, Mart 2007 yılında tekrarlanan olayın ise mağdurenin görümcesi ve kayın validesi tarafından görülmesi üzerine kırsal kesimde hoş karşılanmayacak böyle bir olayın aleniyet kazanmasından kaynaklanabileceği gözetilerek sanığa yükletilen nitelikli cinsel saldırı ve şantaj suçlarından beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, isabetsizdir.
DAVA : Nitelikli cinsel saldırı, şantaj ve hakaret suçlarından sanık Ömer Asil'in yapılan yargılanması sonunda: atılı suçlardan mahkumiyetine dair Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08.11.2007 gün ve 2007/204 Esas, 2007/296 Karar sayılı hükmün süresi içinde sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi ve incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine; dosya Yargıtay C.Başsavcılığının 18.02.2008 günlü tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle 14.05.2008 Çarşamba saat 14.00'e duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu:
KARAR : Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün; 14.07.2004 gün ve 5219 sayılı Kanun'un 3-B maddesi ile değişik 1412 sayılı CMUK. 305/1. maddesi gereğince temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi de gözetilerek CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı ve şantaj suçlarından kurulan hükümlere gelince;
Mağdurenin aşamalardaki çelişkili anlatımları, olayın ortaya çıkış şekli, telefon iletişim tutanakları, tanık anlatımları ile sanık savunmalarından eylemde zor unsurunun tıbbı ve hukuki kanıtının bulunmadığı, mağdurenin ruh sağlığının bozulmasının ise, Şubat 2006 yılında meydana gelen olaydan sonra ruh sağlığında herhangi bir bozulmanın olduğu yolunda iddia ve kanıtın olmadığı, Mart 2007 yılında tekrarlanan olayın ise mağdurenin görümcesi ve kayın validesi tarafından görülmesi üzerine kırsal kesimde hoş karşılanmayacak böyle bir olayın aleniyet kazanmasından kaynaklanabileceği gözetilerek sanığa yükletilen nitelikli cinsel saldırı ve şantaj suçlarından beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
SONUÇ : Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu yada hükümlü değilse derhal salıverilmesinin temini için Yargıtay C.Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 20.05.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.