Ufuk Hanımın cevabına katılarak şunları da açıklamak istiyorum.

Aile konutu nedeniyle tapu iptali ve tescil ve aile konutu şerhi konulması talepleri ayrı ayrı iki davanın konusunu teşkil eder. HMK.nun 110 m.göre davacı bu iki talebini aynı dava dilekçesinde ileriye sürebilir. Ancak bunun için her iki talep dava dilekçesinin "talep sonucu" bölümünde ayrı ayrı yazılması (HMK 119/ğ) ve harçlarının da yatırılması gerekirdi.

Tapu iptali ve tescili davası nisbi, şerh davası maktu harca tabidir. Eğer bu talepler açıkca talep sonucu bölümünde yer almış ve sırf harçları ayrı ayrı yatırılmamış olsaydı Yargıtay harcın tamamlanıp davaya devam edilmesi şeklinde bozma kararı verirdi.Fakat olayda harç yatırılmadığı gibi şerh talebi talebi dava dilekçesinin "talep sonucu " bölümünde yer almadığından Yargıtayın kararı bence doğrudur.

Esasen; TMK.nun 194/3 mad.göre , tapu maliki olmayan eş aile konutu şerhi için öncelikle tapu idaresine başvurması gerekir. Harcı yatırılsa dahi şerh davası hukuki yarar yokluğundan ret edilir. Tapu iptali ve tescile dair karar zaten aile konutunun varlığıni gösterir bir tespit niteliğindedir.Ufuk Hnm.ın önerdiği ve soru sahibinin de belirttiği gibi "karar kesinleşince, tapuya ilgili belgelerle müracaatla da aile konutu şerhini tapuya işletilebilecektir" Tapu idaresi talebi yerine getirmez ise o takdirde harçları yatırılarak ayrıca dava açma imkanı bulunmaktadır. Diye düşünüyorum.