Mesajı Okuyun
Old 29-09-2011, 14:30   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
- Avukat x, İdare Mahkemesi'nden harcın iadesine ilişkin imzalı mühürlü evrakı alır. Harcı başlangıçta paşa paşa alan devlet, iş harcın iadesine geldiğinde Vergi Dairesi'ne göndermekte sakınca görmez.

- Avukat x bu düşüncelerle Vergi Dairesi'nin yolunu tutar.

- Yürüyerek ve araçla en az 20 dk. -trafik var- mesafedeki Vergi Dairesi'ne giden avukat, direkt vezneye yönelir.

- Ne kadar da uyanıktır. Mahkemeden aldığı imzalı mühürlü evrakı vezneye ibraz etmekle parayı hemen alacağı düşüncesiyle keyiflidir de.

- Veznede sıra kendisine geldiğinde harç iadesi ile ilgili işlerle görevli "süreksiz işler birimi"ne yönlendirilir. Öyle hemen kim kime para verir, tabii ki yahu diyerek moralini diri tutmaya çalışan avukat, en sevdiği şarkıları mırıldanmakta hiçbir beis görmeden süreksiz işler birimine (daha önce hiç duymamıştır) gider.

- Havale almak için müdür yardımcısının odasına tam girecektir ki "harç iadesi mi? şeklinde sorulan soruya yanıt bile veremeden y hanıma yönlendirilir. (Keyifli halinden para vermek için değil de almak için orada bulunduğu izlenimini vermesi, sanırım hemen y hanıma yönlendirilmesinde rol oynar)

- "Merhaba y hanım, harç iadesi için geldim, işte evrağım" der güler yüzle.. y hanım, "bir dilekçe hazırlayacaksınız, mahkemenin gerekçeli kararının aslı -bu sırada hemen fotokopi kabul etmiyoruz demeyi de ihmal etmez- olacak ve bugün ödeme yapamıyoruz" der avukata.

- Avukat x, yüzü hafif asılmış ama gülümsemesi devam eder şekilde sorunun y hanımdan kaynaklanmadığının da bilinciyle "devlet para vermesi gerektiğinde ne kadar çok bürokratik işlemle uğraştırıyor hem bizleri hem de sizi" cümlesiyle imzalı mühürlü iade evrakını inceleyen y hanım serzenişte bulunur.

- y hanım ise, "sadece avukatlar yakınıyor, vatandaş iade için geldiğinde istenen belgeleri tamamlıyor ve hiç sesini çıkarmıyor, ertesi gün de gelip parasını alıp gidiyor" diyerek avukatın bürokrasiyi eleştiren yaklaşımından hiç hoşnut kalmadığını ifade eder. Haklıdır, bu avukatlar hiçbir şeye emret ağam tamam paşam demeyecek midir? Avukatlar olmasa adliyeler ne kadar rahat eder anlayışına yakın vergi dairelerindeki aksamaların nasıl çözümleneceğine dair bir fikri vardır artık y hanımın.

- Sonra avukata, "gerekçeli karar da yoktur şimdi sende, zaten hangi avukat harç iadesi için geldiğinde gerekçeli kararın aslını yanında bulunduruyor ki" şeklinde vurucu darbeyi indirir. Bunun üzerine avukat, "ben değil siz diye hitap edeceksiniz, ben size siz diye hitap ettim" der. y hanım senden size geçiş yapar yapmasına ama hep bizimle uğraşıp hiç yukarıya şikayette bulunmuyorsunuz yanıtını da vermeyi ihmal etmez. Haklıdır belki de ama üslubundan dolayı kendisiyle uzlaşabilme zemini kalmamıştır. Zaten ne gerekçeli karar ne de aslı bulunmamaktadır avukatın yanında. İşte yine y hanım haklı çıkmıştır.

- Avukat x, ya hanımın elinden imzalı mühürlü mahkeme evrakını sert bir şekilde alarak mekanı terk eder. "Bu durumu şikayet edeceğim" diye söylenerek yürüdüğü koridorda, harç iadesi için daha kırk fırın ekmek yemesi gerektiğini öğrenmiş olmanın verdiği ağırlık yüzünden okunuyordur sanki..

Ertesi gün harcı iade ediyor iseler süper bir olay. Hiç kaçırmasaydın.