Mesajı Okuyun
Old 28-11-2006, 18:56   #3
Merhaba

 
Varsayılan


Şiddete Maruz Kalan Kadınların Korunması: Almanya Örneği.


B i G -DEUTSCHLAND


Aile İçi Şiddet Durumunda
Haklarınız Nelerdir?


Aile içi şiddete karşı medeni ve ceza hukuku çerçevesinde ve polis tarafından korunma olanakları.


Kadınlara yönelik şiddet çoğu kez kendilerinin güvence altında olduklarına inandıkları alanda, kendi dört duvarları arasında, yani „evlerinde“ uygulanıyor.


Aile içi şiddet hemen hemen yalnızca erkekler tarafından uygulanıyor ve tehdit, aşağılama, sosyal yaşamdan soyutlanmadan başlayıp, cinsel davranışlara zorlama ile fiziksel şiddete kadar varabiliyor.


Şayet siz veya çocuklarınız, eşiniz ya da hayat arkadaşınız tarafından dövülüyor, işkenceye kadar da varabilen fiziksel şiddete maruz kalıyor ya da cinsel davranışlara zorlanıyorsanız, bunlara kaşlı kendinizi savunmaya hakkınız vardır.


Eşiniz ya da hayat arkadaşınız fiziksel veya cinsel zorlamalarla cezai kovuşturmaya yol açan suç işlemiş olur.


Sizin böyle bir durumda polise suç duyurusunda bulunma hakkınız vardır.


Bu broşür ile aile içi şiddette karşı haklarınıza ve muhtemelen ortaya çıkabilecek di er zorlamalara karşı ne gibi olanaklara sahip olduğunuza dair bilgiler vermek istiyoruz.

Sizleri bu gibi suçlardan korumak ve bunların takibi için polis ve yargının ne yapabileceği ve yapmak zorunda olduğunu öğreneceksiniz.


Broşürün birinci bölümünde kendi ve çocuklarınızın güvenliği için ne tür önlemler alabileceğinize yönelik bilgiler bulacaksınız. Ayrıca broşürde polisin bu tip zorlamalarda
sizleri ve çocuklarınızı koruyabilmesi için mevcut olanakları üzerine bilgiler vardır.


Broşürün ikinci bölümünde ise suç duyurusunun nasıl yapılabileceğine, sizin böyle bir davada şahit olarak hangi haklara sahip olduğunuza, daha ayrıntılı danışma ve yardım olanaklarını nerede bulabileceğinize ilişkin açıklamalar bulacaksınız.


Broşürün üçüncü bölümünde de, kendinizi, maruz kalığınız ya da kalabileceğiniz aile içi şiddete karşı korumak için medeni hukuk çerçevesindeki olanakları bulacaksınız.
.
Neler Yapabilirsiniz?


Siz ya da başka bir kişi ( örneğin komşunuz, yoldan geçen birisi) polis çağırıyorsunuz.

Polise günde 24 saat ücretsiz olan 110 numaralı telefonla ulaşabilirsiniz.


Polise telefon açtığınız zaman vereceğiniz bilgiler:


• Tehlikede olup olmadığınızı, gerekirse kim ya da ne tarafından tehlikeye maruz kaldığınızı ve

• yaralı olup olmadığınızı, gerekirse kim ya da ne tarafından yaralandığınızı bildirin.

Saldırgan olay yerinden ayrıldı ise polise vereceğiniz bilgiler:

• Sizin doğrudan doğruya tekrar bir saldırıya uğrama tehlikesinde bulunup bulunmadığınızı ve
• saldırganın silah taşıyıp taşımadığını bildirin. (eğer bilginiz varsa)

Polis, vereceğiniz bu bilgiler doğrultusunda hemen gelip gelemeyeceğine karar verecektir. Polis gelene dek korunabileceğiniz bir yere gidin (örneğin komşunuza ya da bir dükkana) veya kendinizi evinizde koruma altına alın.


Polisin size ulaşabileceği bir adres bırakın.


Polis geldiğinde:


• saldırgandan ayrı bir odada olayı açıklama olanağınızı kullanabilirsiniz,
• çocuklarınızla birlikte polis koruması altında olay yerini terk edip sağlık hizmetleri alabileceğiniz ve kendinizi güvencede hissedebileceğiniz bir yere gidebilirsiniz (örneğin kadın sığınma evine).


Şayet doğrudan doğruya bir saldırıya uğrama tehlikesiyle yüz yüze iseniz ya da bir suç işlenmiş ise:


• Polise olayı ayrıntılı bir şekilde anlatın. Polis bu durumda sizin korunmanız için ve saldırganın takibi için gerekli önlemleri alacaktır.

• Görünmeyen ve geçmişte fiziksel şiddetten dolayı aldığınız yaraları anlatın.
• şayet var ise, tanıkların adlarını verin.
• şayet var ise, polise suç aletini teslim edin.


Polis saldırgana geçici bir süre için sizin bulunduğunuz yere girme yasağı vermeye ya da tekrar saldırma tehlikesi var ise, o kişiyi göz altına almaya yetkilidir.


Saldırgan tekrar serbest bırakıldığında polisin size haber verebilmesi için ulaşılabileceğiniz bir telefon numarası bırakın.


Medeni hukuk çerçevesinde öngörülen önlemlerden yararlanma hakkınız vardır. Örneğin kendinizi geçici koruma altına aldırabilirsiniz ya da evlilik süresince ortak kullanılan evin yalnız kendi kullanımınıza ayrılmasını talep edebilirsiniz.


Nasıl Suç Duyurusunda Bulunabilirsiniz?


Polis sizin yapacağınız suç duyurusunu almakla yükümlüdür.

Size aile içinde şiddeti araştırma ile ilgili bir form verilecektir ya da daha sonra posta yoluyla adresinize gönderilecektir. Sizin bu formu mutlaka doldurup polise göndermeniz veya ifade vermek için bir randevu almanız gereklidir, zira açıklamalarınız polisin yapacağı soruşturma için şarttır.

Size davacı olup olmadığınız sorulur. Bu durumda mutlaka davacı olduğunuzu beyan edin, ifade vermek için polise gittiğinizde yanınıza güvendiğiniz birini alabilirsiniz. Polis kabul ederse bu kişi ifade esnasında da yanınızda kalabilir.


Şiddetin yol açtığı yaralarınız ve bu nedenle ortaya çıkan rahatsızlıklarınız doktor raporu ile belgelenmelidir. Zira bu rapor polisin açacağı soruşturma için kanıt olarak gereklidir. Doktorunuzun sır vermeme yükümlülüğünü kaldırın. Bunun için gerekli formu polis size verecektir.


Ortak Evi Terk etmek istediğinizde Ne Yapmalısınız?


Çocuklarınızla beraber müşterek evi terk etmek istiyorsanız kadın sığınma evinde (vb.) günde 24 saat güvenceli bir barınma olanağı bulabilirsiniz (ekteki listeye bakınız).



Mutlaka size ulaşılabilecek bir posta adresi sağlayın!


Kadın sığınma evinde (vb.), geçici olarak tek başınıza çocukların ikametine karar verme ve velayet hakkı için yetkili Aile Mahkemesine başvurabilirsiniz.


Müşterek evi terk ettiğinizde mutlaka yanınızda götürmeniz gereken evrak ve belgeler:


• Nüfus kağıdı ve pasaport (sizin ve çocuklarınızın)
• Doğum kağıdı ve evlilik cüzdanı
• Hastalık sigorta kartı (sizin ve çocuklarınızın)


Ayrıca aşağıdaki belgelere gerek olabilir:


• Oturma hakkı veya izni ile ilgili belgeler
• Kira sözleşmesi
• İş sözleşmesi / Emekli sandığından aldığınız belgeler / İş kurumundan aldığınız belgeler
• Sosyal yardım kurumundan aldığınız belgeler
• Çocuklarınızın velayet hakkına ilişkin belgeler
• Bankanızdaki hesap numaranız
• Önemli ilaçlar
• Çocuklarınızın ve kendinizin kişisel eşyaları (Giysi, hijyenik eşyalarınız, çocuklarınızın oyuncakları vb.)

Şayet daha sonra müşterek evinizden kişisel eşyalar almak isterseniz, polis sizi korumak için yanınızda gelebilir.



Kadın Sığınma Evleri :


Kadın sığınma evleri çocuklu ya da çocuksuz kadınlar için, hangi ülkeden olursa olsun, geçici olan güvenceli barınma olanakları sunmaktadırlar.

• Kadın sığınma evlerine gece gündüz telefon edebilirsiniz.
• Kadın sığınma evlerinin adresleri kimse tarafından bilinmez.
• Erkeklerin kadın sığınma evlerine girmeleri yasaktır.
• Kadın sığınma evlerinde barınma ücretsizdir. Ancak giyim ve gıda masraflarınızı kendiniz karşılamak zorundasınız.
• Kadın sığınma evlerinde her konuda danışma ve destek bulabilirsiniz.
• Kadın sığınma evinde kalmak doğrudan boşanmayı beraberinde getirmez ve yabancılar dairesine bildiri yapılmaz.•


Kadınlar için Danışma Yerleri :


• Kadın danışma yerlerinde hukuksal ve sosyal konularda bilgi ve yardım alabilirsiniz (örneğin ev arama vb.).
• Danışma ve yardım ücretsiz olup, bununla ilgili kimseye bilgi verilmez.
• Danışma saatlerinde veya önceden bir randevu yaparak kişisel yardım alabilirsiniz. Ayrıca telefonla da bilgi almak mümkündür.
• Kadın danışma yerlerinde yabancı dil bilen çalışanlar vardır.



Kadın Sığınma Evlerinin Telefon Numaraları :


2. Autonomes Frauenhaus Tel.: 373 30 08
3. Autonomes Frauenhaus Tel.: 559 35 31
4. Autonomes Frauenhaus Tel.: 91 61 18 36
5.Frauenhaus BORA Tel.: 986 43 32
1.Frauenhaus Caritas Tel.: 851 10 18


Kadın Sığınma Daireleri :


Frauenzimmer e. V. Tel.: 787 50 15
Hestia e. V. Tel.: 440 60 58
Zuff e. V. Tel.: 694 60 67
Augusta Tel.: 28 59 89 78


Aşağıdaki adreslerde ücretsiz daha ayrıntılı hukuksal bilgi ve yardım alabilirsiniz:


Aile içi şiddet Ağırlıklı Kadın :


Danışma Yerleri:

Frauenberatungsstelle TARA Tel.: 78 71 83 40
FRAUENRAUM Tel.: 448 45 28
Frauenberatung BORA Tel.: 927 47 07
Frauentreffpunkt Tel.: 621 20 05



Diğer Danışma ve Bilgi Merkezleri:


EWA Frauenzentrum Tel.: 442 55 42
(Genel ve hukuksal bilgiler)


Lara Tel.: 216 88 88
(Tecavüze uğramış kadınlar için kriz ve danışma merkezi)


Wildwasser Tel.: 786 50 17
(Cinsel tacize uğramış kadınlar için danışma merkezi)


HINBUN Tel.: 336 66 62
(Kürt kökenli kadınlar için eğitim ve danışma merkezi)


TIO Tel.: 612 20 50
(Türk kökenli kadınlar için bilgi ve buluşma merkezi)


Kindernotdienst Tel.: 61 00 61
(Çocuklar için yardım merkezi, gece ve gündüz ulaşılabilir)




şimdi tam da sırası !



Bu aydınlatıcı broşürde, bir ceza davasının nasıl açıldığını ve bunun yanı sıra da sizin bu davada şahit olarak hangi haklarınızın olduğu, ayrıca sürekli ve geniş kapsamlı bir yardım ile danışma hizmetini nereden alabileceğiniz konusunda bilgiler bulacaksınız.

Eşliniz veya hayat arkadaşınız tarafından tehdit edildiniz, dövüldünüz ve/veya tecavüze maruz kaldınız. Tüm bunlar yasal açıdan yasaktır ve bir ceza davası çerçevesinde Polis ve Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı ya da Savcılık tarafından cezai kovuşturmayı gerektiren bir suçtur.


Ceza davası iki bölüme ayrılmaktadır:


• cezai kovuşturma makamlarının (Polis, Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı ve savcılığın hazırlık soruşturması
• mahkeme duruşması



Hazırlık soruşturması aşamasına nasıl gelinir?



Ceza davası bir suç duyurusu ile açılır. Bu suç duyurusu örneğin komşular, aile fertleri – bir Polis müdahalesi sonrası – Polis ve kendiniz tarafından sözlü veya yazılı olarak, Polis, Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılığa başvurularak yapılır.


Suç duyurusu esnasında başınıza ne geldiğini anlatın.


Polis, başvurunuzu işleme koyar ve size bir dosya numarası verir. Size davacı olup olmadığınız sorulur. Bu durumda mutlaka davacı olduğunuzu beyan edin. Çoğu durumlarda ifadeniz alınmak üzere Polise çağırılacaksınız.


Sizin ifadenizin en önemli delil unsuru olmasından dolayı, tayin edilen günde mutlaka bu çağrıya uyun. Belki Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılık tarafından tamamlayıcı, ek ifade vermek üzere çağrılabilirsiniz.


Buraya bir avukatla birlikte gidebilirsiniz.


Şayet sizi sorgulayan, ifadenizi alan memur kabul ederse, sizin güvendiğiniz bir kişi sorgulara katılabilir. Eğer tebliğ edilen celpnamenin (davetiyenin) üzerinde belirtilen gün gidemezseniz, mutlaka yetkili merciiye (Polis, Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılığa) bunu telefonla bildirip başka bir gün alın. Bir özür bildirmeden belirtilen günde gitmediğiniz durumda size disiplin para cezası verilebilir ve /veya Polis zoruyla Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığına veya Savcılığa götürülebilirsiniz.




Dikkat etmeniz gereken önemli hususlar:


• Eşiniz/hayat arkadaşınız tarafından maruz kaldığınız tüm şiddet ve tehdit edici olayları başından itibaren eksiksiz anlatın.

• Eğer size veya çocuklarınıza karşı yeniden şiddet uygulanabileceğinden korkuyorsanız bunu bildirin.

• Olay› gören ya da duyan tüm kişileri ve sizin tahmin ettiğiniz görgü tanıklarını bildirin.

• Mümkünse şiddetin yol açtığı yaralarınızı ve bu nedenle ortaya çIkan rahatsızlıklarınızı belgeleyen doktor raporlarını, eski tarihli de olsa verin. Doktorların dosyalarında daha önce alınmış olan yaralarla ilgili kayıtlar da, sonradan rapor olarak belgelenebilir.

• Davanın esastan görüldüğü duruşma, koşullara göre bir iki yıldan önce yapılamadığından, olay veya olaylar hakkında hatırlatıcı not tutun, ortamın durum ve şartlarını (şahitler, tarih,saat vb.), tekrar eden tehdit ve şiddet uygulamalarını yazın.
Saldırgan ile akraba, nişanlı, evli veya sıhri akraba (dünürlük) iseniz, “Tanıklığı reddetme” hakkınız vardır.

Bunun anlamı şudur; siz her an “ben ifade vermeyeceğim“ diyebilme hakkına sahipsiniz. Bunun için bir gerekçe göstermeniz gerekmez, ancak Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığına veya Savcılığa giderek bu kararınızı bildirmeniz gerekir.


Siz mağdur durumda olan kişi olarak en önemli şahit olduğunuzdan, sizin ifadeniz dışında mevcut olan deliller failin hüküm giymesine yeterli değil ise, Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı ya da Savcılık, davayı muhtemelen durduracaktır.


Dosya birkaç yıl muhafaza edilir. Bir ileriki tarihte yine de ifade vermeye karar verirseniz, dava tekrar açılabilir.


Eğer sorularınız varsa, yetkili soruşturma mercilerine veya danışma merkezlerine başvurabilirsiniz.


1. Davanın durdurulması veya bitirilmesi :


Eğer Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı ya da Savcılık, delilleri bir mahkumiyet için yetersiz buluyorsa, davayı durdurur. Bu durdurmaya karşı itiraz edebilirsiniz. Aşağıda verilmiş olan ücretsiz hukuk hizmeti de sunan danışma merkezlerinden birinden, bu konuya ilişkin bilgi alabilirsiniz.


2. Davanın açılması :


Asliye Hukuk Mahkemesi savcılığı veya Savcılık delillerin bir mahkumiyet vermek için yeterli olduğuna karar verirse, yetkili mahkemede dava açar veya bir ceza kararnamesi düzenlenmesi için talepte bulunur.


3. Ceza Kararnamesi :


Bir faile, mahkemede duruşma olmadan, dosya üzerinde karar verme usulü ile para cezası veya tecil edilmiş hapis cezası verilebilir. Mahkeme, delilleri inceledikten sonra ceza kararnamesi düzenlenmesini hükme bağlar. Failin, mahkumiyeti kabul ettiği durumda mahkeme süreci sonuçlanmış olur. Size sonuca ilişkin bilgi verilmez, ancak tarafınızdan verilen yazılı dilekçe ile başvurarak Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılıktan bunu sorabilirsiniz.


Şayet (eski) eşiniz ceza kararnamesi hükmünü kabul etmezse, davanın esastan görüldüğü duruşma başlar.


Davanın açılması durumunda mahkeme, davanın esastan görüleceği günü belirler. Bu duruşma günü için size, diğer tüm şahitlere ve sanığa davetiye gönderir. Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılık davayı açar ve dosyayı yetkili mahkemeye devreder.


Mahkeme duruşması aşaması nasıl gelişiyor?


Mahkeme ilkönce, sanığın mahkumiyetine yol açacak yeterli delilin mevcut olup olmadığına karar verir. Eğer mahkeme bu soruya olumlu cevap verirse, sizin şahit olarak ve diğer tüm şahitlerin ve sanığın bir celp ile davet edildiği, davanın esastan görüldüğü duruşma günü tespit edilir.


Genellikle suç duyurusunda bulunulduğu tarihten sonraki bir yıl içinde duruşma olur. Mahkemelerdeki işlerin yoğunluğu nedeniyle duruşmanın yapılması, koşullara göre iki yıla kadar sürebilir. Mahkeme yalnız duruşmada sözlü ifadelere dayanarak karar vereceğinden davanın esastan görüldüğü duruşmada geniş kapsamlı ve ayrıntılı ifade vermeniz zorunludur.


Siz mahkemede ifade verdikten sonra, size Savcılık ve bununla beraber sanık ile, sanığın avukatı da diğer başka sorular sorabilir.


Tanıklığı reddetme hakkınızı kullanmaya karar verirseniz - eğer mahkemeye daha başka deliller ibraz edilmemişse - sizin daha önce vermiş olduğunuz ifadeleriniz bu davada mahkeme tarafından göz önüne alınmaması gerektiğinden, bu durum sanığın beraatına yol açar.


Lütfen dikkat edin: Sanık eğer tutuklu olarak yargılanmıyorsa, mahkeme binasında serbestçe dolaşabilir. Eğer kendisiyle karşılaşmaktan korkuyorsanız mahkemeye haber verin (Telefon numarası davetiyenin üzerinde yazılıdır).


Sanığın şahsen mahkeme salonunda hazır bulunması gerekir. Ancak sizin ifade verdiğiniz, sorgulandığınız esnada, belli şartlarda duruşma salonundan dışarı çıkartılabilir.

Davanın esastan görüldüğü oturum kamuya açıktır.


Güvendiğiniz kişiler size refakat edebilir. Sorgunuz esnasında size refakat eden kişilerin, izleyici bölümünde oturmaları zorunludur.


Sanığın, şahitlerin ve gerektiği takdirde bilirkişinin ifadelerinden sonra Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığı veya Savcılık, verilen beyanatları tekrar özetler ( iddianameyi okur) ve ceza talebinde bulunur. Bunun ardından eğer siz bir avukat tarafından temsil ediliyorsanız sizin avukatınız olayı sizin açınızdan anlatır ve son olarak sanık ya da gerektiği takdirde avukatı söz alır.


Ardından mahkeme kararını verir ve bu kararla sanık ya bir para cezasına veya tecil de edilebilen (ertelenebilen) hapis cezasına çarptırılır. Hapis cezasına ek olarak mahkeme, bazı durumlarda saldırganın ıslah edilmesini amaçlayan bir kursa katılma yükümlülüğüne de karar verebilir, ya da mahkeme delil yetersizliğinden beraat kararı verir. Ancak, davanın esastan görüldüğü duruşmada da, örneğin mahkeme tarafından verilen para cezası ile durdurulabilir.


Kendinize her zaman, güvendiğiniz bir avukat arayabilir, bir avukata danışabilir ve onu savunmanızı üstlenmesi ile görevlendirebilirsiniz. Genellikle avukatın ücretini kendiniz ödemeniz gerekiyor. Masrafların devlet tarafından karşılanmasının mümkün olup olmadığını (dava masrafları yardımı) size avukatınız söyleyebilir. Mahkemenin size davaya fer’i katılım izni vermesi durumunda, avukatınız sizin şahit ve bir suçun mağduru olarak çıkarlarınızı ve haklarınızı (eski) eşiniz veya hayat arkadaşlınıza karşı yürütülen ceza davasında savunacaktır.

Bu şu demektir; örneğin avukatınızın duruşma öncesi dava dosyasını inceleyebildiği gibi, davanın tüm taraflarına soru sorabilmesi de mümkündür.


Kadın ve kızlar için danışma merkezlerinin çoğu size tecrübeli bir avukat tavsiye edebilir.

Arka sayfada ilk adımda ücretsiz olarak avukatlara danışabileceğiniz danışma merkezlerinden bir kaçı yazılıdır. Yasal açıdan temsil edilebilmeniz için hangi mali yardım olanaklarının olduğunu, mahkeme duruşmasının sürecini, sizi duruşmaya kimin hazırlayacağını ve kimlerin size refakat edebileceğini, bunların yanı sıra daha ne gibi yasal korunma olanaklarının bulunduğu (ev verilmesi, saldırganın mağdura yaklaşmasını önleme vb.) gibi soruların yanıtlarını bu tür danışmanlıklardan öğrenebilirsiniz.


Suç duyurusundan sonra sanık tarafından tekrar dövüldüyseniz, size şantaj yapıldıysa ve/veya tehdit edildiyseniz bunu derhal avukatınıza, Polise, Asliye Hukuk Mahkemesi Savcılığına veya Savcılığa ve Mahkemeye bildirin.



DEVAMI ALTTAKİ MESAJDA)