Mesajı Okuyun
Old 13-05-2009, 23:19   #3
devran

 
Varsayılan Çocuk gün görmüyor

Çocuk gün görmüyor

Çocuk Vakfı'nın 'Dünya Çocuk Günü' raporu: Türkiye'de bin bebekten 37'si ölüyor, 6 milyon çocuk çalışıyor, sokakta yaşayanların sayısı 6 bin


HATİCE YAŞAR (Arşivi)

İSTANBUL - Çocuk Vakfı tarafından 7 Ekim Dünya Çocuk Günü nedeniyle (bugün) hazırladığı 'Türkiye'nin Çocuk Karnesi' adlı rapor, her türlü olumsuzluktan en fazla etkilenen çocukların içler acısı durumunu ortaya koyuyor. Rapor, olumlu anlamda gelişmenin aksine ekonomik krizle birlikte çocuk karnesinin zayıflarla dolduğunu gösteriyor. Çarpıcı rakamların yer aldığı raporu 'yorumsuz' olarak veren Çocuk Vakfı yönetimi çocukların yaşadığı olumsuz şartlara dikkat çekiyor. Rapordaki tespitler şöyle:
Nüfusun yüzde 18'i yoksul

• Türkiye'de kişi başına 2 bin 900 dolar gelir, 2 bin 100 dolara geriledi. 12.5 milyon kişi yoksulluk sınırı olan günde iki doların altında bir gelire sahip.

• İç ve dış borçlarının toplamı 217 milyar doları bulurken her bebek 1650 dolar borçla doğuyor.

• Nüfusun yüzde 18'i yoksul.

• 326 bin kişi yoksulluk sınırının altında.

• Ülke nüfusunun zengin yüzde 10'luk bölümünün gelirden aldığı pay yüzde 32.3 iken, nüfusun en yoksul yüzde 10'u ise gelirden yüzde 2.3 oranında pay alıyor.

• Türkiye 2001'de yüzde 7.8 küçülerek dünyanın en fazla küçülen dördüncü ülkesi.
Okul yerine işe...

• Türkiye, insani gelişme endeksi açısından dünyada 84. sırada. Türkiye'nin çocuk riski puanı 15 (çocuğun büyüme ve gelişmesini etkileyen faktörler açısından).

• 0-4 yaş arası 2 milyonu aşkın çocuk, sosyal güvenceden yoksun.

• 6-18 yaş grubunda çalışan çocuk sayısı 6 milyon sınırını aştı.

• Çalışanların yüzde 30'u okula gitmiyor.

• 6-14 yaş grubundaki 768 bin okul çağı çocuğu okula gitmiyor.

• Sokak çocuğu sayısı mevsim değişkeni dikkate alındığında 6 bin civarında.

• Yalnız İstanbul'daki sokak çocuklarının sayısı 650 civarında.

• Türkiye'de kimsesiz, korunmaya muhtaç çocuk sayısı 1 milyonun üzerinde.

• SHÇEK'in himayesindeki çocuk sayısı 17 bin.

• Son bir yılda 3 bin bebek için teslim
edilmek üzere, aileler tarafından SHÇEK'e müracaat edildi.

• Son beş yıl içinde çocukların işlediği suçlar ile çocuklara karşı işlenen suçların oranında büyük artış var.

• 14-24 yaş arası intiharlarda artış var.

• Ekonomik, fiziki ve cinsel istismar oranları yükselme eğilimi gösterdi.
Bin anneden 53'ü ölüyor

• Yılda 1 milyon 325 bin bebeğin doğduğu Türkiye'de bebek ölüm oranı binde 37. Anne ölüm oranı ise binde 53.

• Beş yaş altındaki çocukların ölüm oranına bakıldığında ise ortaya çıkan rakam binde 52. Her üç çocuktan birinin sağlıklı beslenemediği Türkiye'de sağlıklı içme suyu olmayan hane halkı ise yüzde 26 oranında.

• 0-18 yaş arası nüfus 27 milyon olarak belirlenirken, 4-18 yaşlarındaki çocuk nüfusu içinde 1 milyon 100 bini özürlü.

• 45 bin görme, 130 bin işitme, 500 bin zihinsel, 300 bin hareket engelleri olan toplam özürlü nüfus içinde eğitim alma imkânına sahip olanların oranı ise yüzde 2.1 gibi çok düşük bir oran.

• Özel eğitim dahil ilköğretimden yararlanan özürlü çocuk sayısı ise yaklaşık 28 bin.
Eğitim kötü

• Her yıl dünyaya gelen bin 350 üstün yetenekli çocuktan gerekli özel eğitimi almayı başaranların oranı sadece yüzde 1.

• Okuma-yazma bilmeyen kadınların oranı yüzde 21 olurken, okul öncesi eğitime devam eden çocuk oranı yüzde 9.

• Türkiye toplamında nitelikli eğitim alan ilköğretim çağı çocuk oranı yüzde 5 iken, sınıf mevcudu ortalaması 51.

• 68 bin resim öğretmeni açığı bulunan ülkemizde, derslik sayısı açığı toplam sınıf sayısının yarısı.

• Nitelikli eğitim için gerekli öğretmen sayısı 132 bin, ders kitabı dışında kitap okuma alışkanlığı oranı yüzde 10.
________________________________________

Şirin: En öncelikli konu çocuk
Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin, bir ülkenin hiçbir temel sorunun çocuk sorunundan öncelikli olmadığını belirterek şunları söyledi: "Son 10 yılda toplumsal gelişme, ekonomik gelişmelerin altında kaldığı gibi, insani gelişmeyi sağlayıcı ülke ölçekli sosyal politikalar da sürekli olarak ertelenmiştir. Ailenin risk altındaki öznelerine yönelik sosyal değer üretimine dayalı etkin sosyal politikalara yönelmedikçe, çocuk alanındaki kriz daha da büyüyerek derinleşecektir.

Türkiye'de, çocuk gerçeğini algılamadaki bilinç düzeyi yükselmedikçe, çocuk çocukların yaşadığı olumsuz koşullar aynı kalır."

http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=52451