Mesajı Okuyun
Old 04-07-2013, 10:03   #56
uSaRe01

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan uSaRe01
T.C. ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2008/180 Esas - 2011/461

TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPARAK HÜKÜM
VERMEYE YETKİLİ ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARI

ESAS NO : 2008/180
KARAR NO : 2011/461
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 01/05/2008
KARAR TARİHİ : 29/09/2011
YAZIM TARİHİ : 03/10/2011

Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan “Alacak” davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ .

Davacı vekili;davacının davalı bankadaki hesabından 21.09.2007 tarihinde bilgileri dışında 18.630,00 TL'nin önce davalı Musa'nın hesabına aktarıldığını,daha sonra da paranın bir kısmının davalılar A____ ve G____'e ait kredi kartı borçlarının kapatılmasında kullanıldığı iddiası ile 18.630,00 TL'nin 21.09.2007 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı banka vekili;davacının hesabından parayı gerçek kişi davalıların alıp kullanması nedeni ile kendilerinden talepte bulunulamayacağını, hesabın kullanımı için hesap sahibine şifre ve parola verildiğini, hesap sahibi dışında bir kişinin internet bankacılığı aracılığı ile hesap üzerinde işlem yapamayacağını, bankanın tüm güvenlik önlemlerini almış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı gerçek kişiler davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmamış ve yanıt da vermemişlerdir.
Davacıya ait hesap ile ilgili kayıtlar, paranın aktarıldığı davalı M____'ya ait hesap ve paranın bu hesap üzerinden kullanımına ilişkin kayıtlar temin edilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılıp rapor alınmıştır.
Davalı ____ Bankasının Yüreğir Şubesinde davacı şirket adına ____ nolu hesap açılmıştır. Bu hesapta bulunan paradan 18.630,00 TL 21.09.2007 tarihinde elektronik bankacılık yöntemi ile davalılardan M____'ya ait ____ Bankasının Fındıkzade Şubesinde bulunan hesaba aktarılmıştır. Paranın bir kısmı aktarıldığı hesaptan nakit çekmek sureti ile diğer bölümü ise aralarında davalılar G____ ve A____ de bulunduğu kişilerin kredi kartı borçlarının ödenmesi sureti ile kullanılmıştır.
Davacı şirket vekili hesaplarından para aktarılması işlemine kendilerinin katılmadıklarını,onay vermediklerini,bilgilerinin olmadığını ve işleme kusurları nedeni ile de yol açmadıklarını söylemiştir.
Davacının hesabındaki parayı kullanabilmesi için kendisine güvenlik amacı ile verilen parola ve şifreyi kullanarak işlem yapması gerekmektedir. Davacının verilen kart ya da parola ve şifreyi muhafazada kusurlu olacak şekilde hareket edip bunların III. kişilerin eline geçerek işlem yapılmasına yol açması halinde oluşan zarara katlanması gerekecektir.
Asıl işi mevduat toplayıp, bunu kredi kullandırmak ya da başka şekilde değerlendirmek olup güçlü konumda olan bankanın hesaplara izinsiz girilmek sureti ile asıl sahiplerinin zararına yol açılmaması için gerekli olan tüm güvenlik önlemlerini alması, teknolojik yenilikleri izleyip kendisini yeni koşullara uydurması gerekmektedir. Bankalar mevcut yenilikleri kullanmak yanında güvenlik amacı ile yeni araştırmalar yapmak da zorundadır. Bu hali ile hesaplardaki paralar ile ilgili her türlü güvenlik önlemini alma ve mudilere karşı sorumluluk bankalara aittir. Bankanın sorumluluktan kurtulabilmesi için mudinin kendisine güvenlik amacı ile verilen şifre ve parola ile kartı dikkatsiz şekilde kullanıp, bilgilerin 3.kişilerin eline geçmesine yol açtığının kanıtlanması gerekir. Somut olayımızda kanıt yükü kendisinde olan davalı banka davacı şirket yetkililerinin kusurlu davranışları ile şifre ve parolanın başkalarının eline geçmesine yol açtıklarını kanıtlayamamıştır. Her ne kadar bilirkişiler davacıya da kusur vermiş iseler de mahkememiz davacının zarara neden olaylar zincirinde kusurlu sayılmasını gerektiren davranışı olmadığını kabul etmiştir.
Davacı vekili son oturumda gerçek kişi davalılar hakkındaki davasından feragat etmiştir. Her ne kadar bilirkişiler kusur dağılımı yapar iken davalı bankaya 40,M____'ya 20,G____ ve A____'ye ayrı ayrı 18 oranında kusur dağılımı yapmış ise de bu kusur dağılımının davacıyı ilgilendirmediği, davacının tek bir davalıdan zararın tamamını talep edebileceği,davalıların kusur oranlarının zararı ödendikten sonra diğer davalıya rücu etmesi halinde dikkate alınması gerektiği kabul edilmiştir.
Yargıtayın benzeri uyuşmazlıklarla ilgili kararların temyiz incelemesini yapan daireleri güçlü konumda olan bankaların en küçük kusur halinde dahi oluşan zararın tamamını ödemek zorunda olduğu,hesap sahibinin kusurlu hareketi olması halinde ancak zarardan kusur oranında indirim yapılması gerektiği yönündeki yerleşik uygulamaları karşısında,somut olayda davacının zararın oluşumuna kusurlu sayılmasını gerektiren davranışı olmadığı,bu hali ile tüm zararın davalı banka tarafından giderilmesi gerektiği kabul edilmiş,uyuşmazlık her iki taraf için ticari iş niteliğinde olduğu için hesaptan paranın alındığı tarihten itibaren avans faizi talep edilebileceği,ticari faizin avans faizi olarak kabulü gerektiği kanısına varılıp aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davalılar M____ , G____ ile A____ haklarındaki davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Davalı banka vekilinin yeniden bilirkişi raporu alınmasına yönelik talebinin Reddi ile,
18.630,00 TL'nin 21/09/2007 tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalı bankadan alınıp davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yatırılan 14,00 TL başvuru harcı ile 251,60 TL nisbi harcın toplamı olan 265,60 TL.nin davalı bankadan alınıp davacıya ödenmesine.
Alınması gereken 1.106,60 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 265,60 TL.nin mahsubu ile kalan 841,00 TL.nin davalıdan alınıp hazineye ödenmesine.
Karar tarihindeki AAÜT. uyarınca 2.235,60 TL nisbi vekalet ücretinin davalı bankadan alınıp davacıya ödenmesine.
Gerçek kişi davalılar için yapılan giderler hariç olmak üzere davalı banka yönünden yapılan 5 davetiye gideri 22,50 TL, bilirkişi ücreti 900,00 TL toplamı 922,50 TL yargılama giderinin davalı bankadan alınıp davacıya ödenmesine.
Tarafların kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde dava dosyasına vereceği dilekçe ile Yargıtay ilgili Hukuk Dairesine temyiz yoluyla başvurma hakkı bulunduğuna ilişkin davacı ve davalı banka vekilinin yüzüne karşı verilen karar usulen okunup anlatıldı. 29/09/2011


Not: Karar Yargıtay incelemesinden henüz geçmemiştir.

Arkadaşlar yukardaki mahkeme kararı Yargıtay 11 HD 2013/8986 E-2013/12307 K sayılı 12.06.2013 tarihli kararı ile onanmıştır. İlgilenenlere...