Mesajı Okuyun
Old 15-06-2006, 18:10   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Sayın hukukçu42,

Önerilen cuma günü olup, İstanbul'da duruşmaların çok az yapıldığı gündür.Önerilen dedim dikkat ederseniz. Siz duruşmaya girerseniz Baro tarafından yaptırım uygulanmayacaktır.Dolayısıyla müvekkilinizde sizi şikayet etmeyecek ve adaleti geciktirmemiş olacaksınız.

Bu ülkede kimse hiç birşeyi protesto etmemeli zaten. Hak arama mücadelesine de girmemeli. Çünkü sonuçlarından mutlaka müşteki olanlar çıkmaktadır. Köprü gişelerindeki görevliler hak arama mücadelesine girerler yapabilecekleri tek eylem vardır: Gişeleri kapatmak. Diğer insanlar "olur mu kardeşim ben işe gidecektim, geç kalacağım" der. Çöpçüler zam isterler ve çöp toplamamaya başlar. Yine diğer insanlar "kardeşim çöp toplanmazsa bulaşıcı hastalık yayılır, çoluk çocuk hasta olur, böyle eylem olur mu". Ancak işin tuhaf tarafı, gişedeki memur eylem yaptığında çöpçülerin çoğu, çöpçüler eylem yaptığında da gişe memurların çoğu yukarıdaki şikayetleri dile getirmektedirler.

Avukatlar yine bir protesto için İstiklal Caddesi'nde yürümüşlerdi. Bu sitede mi tam hatırlamıyorum ama meslektaşın bir tanesi "avukata yakışır mı vatandaş gibi sokağa dökülmek" demişti.

Bir meslektaşımız katledilmiş, yürüsek olmayacak, duruşmalara girmeyerek tavır koysak beğenilmeyecek, ne yapalım o zaman?Öneriniz nedir sayın hukukçu42? Herkesin beğeneceği, ses ve sonuç getirecek, anlamlı bir öneriniz var mı?
Alıntı:
Adalet bir protesto aracı olarak kullanıla bilir mi.
Evet kullanılabilir. Herkes özellikle yaptığı işle ilgili protestolarda bulunursa eylem o zaman anlamlı olur zaten.

Saygılarımla