Mesajı Okuyun
Old 16-10-2019, 06:52   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Merhaba,

Alıntı:
davalı 2000 yılında davacı ve diğer davalılar ile yaptığı muhtar senedi ve noter senetleriyle dava konusu taşınmazı satın alıyor.

OLAY ve HUKUK / USUL ve ESAS

Karşılığında ödeme yapmış mı ? (Belge/Makbuz?)

"...Taraflar arasında geçersiz de olsa bir satış akdinin varlığı duraksamasızdır. Geçersiz satışlarda uygulanan zamanaşımı süresi BK.nun 125.maddesine göre 10 yıldır..."
13.HD.E.2004/12047, K.2004/15973, T.4.11.2004
http://www.kazanci.com/kho2/ibb/file...as%C4%B1nda#fm

TBK. m.146

**
OLAY ve HUKUK

1.İzale-i şuyu davasında davalı vekiliyim.
*İzale-i Şuyu veya ortaklığın giderilmesi davası, PAYLI veya ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİNE konu taşınır veya taşınmaz malda ortaklar arasındaki paydaşlığa son vererek kişisel mülkiyete geçişi sağlayan, davanın tüm tarafları için benzer sonuçlar doğuran bir dava türüdür.

2.Davalı 2000 yılında davacı ve diğer davalılar ile yaptığı muhtar senedi ve noter senetleriyle dava konusu taşınmazı satın alıyor.
* Köy senedi, muhtar satış sözleşmesi olarak da biliniyor. Satış sözleşmesinin yapıldığı tarihte kadastro yapılmamışsa köy senedi geçerli, fakat kadastro çalışması yapılmış ve taşınmazlar tapu kütüğüne kaydedilmiş ise köy senedi geçersiz kabul ediliyor.

*Noter senedi : Yapıldığı tarihte kadastro yapılmamışsa

* Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması: TMK.m.705;706

3.Taraflar kardeş olduklarından birbirlerine güvenerek tapuda işlem yapma gereği duymamışlardır.
*Yani muhtar senedi ve noter senetleri yapıldığı zaman taşınmazlar tapu kütüğüne kayıtlı mıymış ?

4.Yıllar sonra davacı hazırdaki izale-i şuyu davasını açıyor.
*TBK.m.146 - Zamanaşımı 10 yıl

5.Şimdi sorum şu:

a.izale-i şuyu davasında bu belgelere dayanarak dava konusu taşınmazların davalıya ait olduğunu, zamanında bu yerlerin satın alındığını ve tapunun adımıza tescil edilmesi gerektiğini ileri sürebilir miyim?

*” taşınmazın kullanma biçimi tüm paydaşlar arasında varılan bir anlaşma ile belirlenmiş yada fiili bir kullanma biçimi oluşmuş, uzun süre paydaşlar bu durumu benimsemişlerse kayıtta paylı, eylemsel olarak ( fiilen )bağımsız bu oluşumun tapuda yapılacak resmi taksime veya şuyun satış suretiyle giderilmesine yahut o yerde bir imar uygulaması yapılmasına kadar korunması, ` ahde vefa` kuralının yanında M.K.nun 2. maddesinde düzenlenen iyi niyet kuralının da bir gereğidir. Aksi halde, pek çok kimse zarar görecek toplum düzeni ve barışı bozulacaktır.

O halde, paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulmalı, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiği saptanılmalı, harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlık yukarıda değinildiği gibi, M.K.nun müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmelidir…”
HGK. E. 2006/1-530, K. 2006/560, T. 20.9.2006
http://www.kazanci.com/kho2/ibb/file...as%C4%B1nda#fm

b.Eğer izale-i şuyu davasında ileri süremez isem hangi davada ileri sürebilirim?
*MOLA

c.Veya ileri süremez isek eldeki muhtar senedi ve noter senetlerine dayanarak bu yerleri satın aldığımızı ve izale-i şuyuda ihale aşamasında tekrar satın aldığımızı ileri sürerek sebepsiz zenginleşme davası veya başka bir dava açabilir miyiz?
*MOLA

d.Sebepsiz zenginleşme veya başka türlü bir alacak vs. Davasında muhtar ve noter senetlerindeki miktarlar 6 sıfırla düzenlendiği için talep edilecek miktar veyahut dava kazanılırsa bize hükmedilecek miktar direk 6 sıfırın silinmesiyle mi oluyor yoksa dosya bilirkişiye gidip bir uyarlama yapılıyor mudur?
* http://www3.tcmb.gov.tr/ytlkampanya/ytlhesaplama.php

Saygılar