Mesajı Okuyun
Old 29-03-2007, 15:08   #5
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

"Madde 6 - Çalıştırılanlar, işe alınmalariyle kendiliğinden “Sigortalı” olurlar.

Sigortalılar ile bunların işverenleri hakkında sigorta hak ve yükümleri sigortalının işe alındığı tarihten başlar.

Bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.

Sözleşmelere, sosyal sigorta yardım ve yükümlerini azaltmak veya başkasına devretmek yolunda hükümler konulamaz."

Yukarıdaki madde gereğince işçinin SSK'ya bildiriminin yapılmamış olması sigortalı sayılmasına ve dolayısıyla sigortalılığının getirdiği haklardan yararlanmasına engel teşkil etmez.

HD 21 <> E: 2001/9584 <> K: 2002/682 <> Tarih: 05.02.2002

* İŞ KAZASI
* MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT
* İHALE İLE VERİLEN İŞ
* ÜCRET

Söz konusu ilişki ihale ile verilen iş niteliğindedir, taşeron olarak kabulü mümkün değildir.

Davacının ücreti dosyadaki bilgi ve belgelerden ve özellikle imzalı ücret bordrolarında gözüktüğü üzere asgari ücretin yaklaşık 2 katına yakın olduğu belli olmakla tazminatın belirlenmesinde bu ücretin esas alınması gerekirken, davacının kardeşi olan tanığın soyut anlatımının ücretin belirlenmesinde esas alınması isabetsiz olduğu gibi, çalışması inşaat sezonu ile sınırlı olduğundan, tazminatın belirlenmesinde dikkate alınmamış olması da hatalı olmuştur.

(1475 s. İş K. m. 26) (506 s. SSK. m. 11) (818 s. BK. m. 43, 44)

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen toplam 18.979.926.948 liranın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine fazla talebin reddine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılardan S.S.Özİş Küçük Sanayi Sitesi Toplu İşyeri Yapı Koop. Ve Ahmet Danışman vekilince istenilmesi ve davalılardan Ahmet Danışman vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 6.11.2002 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan Ahmet Danışman vekili Avukat Elif Kar ile karşı taraf vekili Ayhan Özcan ile davalılardan S.S.Öziş Küçük Sanayi Sitesi Yapı Koop. vekili Avukat Şerif Vural geldiler. Diğer davalı Metaş İnş. adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi B.Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbİt edildi.

KARAR

1- Dosya içindeki .bilgi ve belgelerden açıkça anlaşıldığı üzere davalı S.S. Öz iş toplu işyeri Yapı Kooperatifi ile Ahmet Danışman arasındaki ilişki ihale ile verilen iş niteliğindedir. Her ne kadar sözleşmede taşeron sözcüğü geçmekte ise de, sözleşmedeki tüm koşullar, taraf yükümlülükleri davalı Ahmet Danışman´ın hak ve görevleri işçi çalıştırma sigorta işlemleri, iş kazaları ve diğer konularda üstlenmiş olduğu hak ve vecibeler dikkate alındığında taşeron olarak kabulü mümkün değildir. Bu yönden artık anahtar teslimi ile işin bütün halinde verildiği dikkate alınarak aradaki hukuksal ilişkinin nitelendirilmesi gerekirken bu durumun mahkemece gözetilmemesi usul ve yasaya aykırıdır.

4857 sayılı kanun md 2:"Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur."

Alış veriş merkezi ile taşeron ve taşeronun alt işverenin hukuki durumlarını İş Kanunu'nun yukarıdaki maddesine göre değerlendiriniz.

Örnek Yargıtay kararı da aşağıdadır:
HG 00 <> E: 1998/10-307 <> K: 1998/312 <> Tarih: 29.04.1998

* RÜCUAN ALACAK
* İŞVERENİN SORUMLULUĞU
* TAŞERON SIFATI

Sigortalılar üçüncü bir kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bununla sözleşme yapmış olsalar bile, kanunun işverene yüklediği ödevlerden dolayı, aracı olan üçüncü kişi ile birlikte asıl iş veren de sorumludur. Bir işte veya işin bölüm veya eklentilerinde işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştırması üçüncü kişiye taşeron denir.

(506 s. SSK. m. 26, 87)

YARGITAY KARARI

Taraflar arasındaki "rucuan alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Adana 2. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 24/09/1997 gün ve 1996/600 E., 1997/544 K. sayılı kararın incelenmesi davacı ve davalı A.... Çimento San. T.A.Ş. vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 10/01/1997 gün ve 1997/8040 E., 1997/7905 K. sayılı ilamıyla; (... 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacının temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Zararlandırıcı Sosyal Sigorta olayının ortaya çıkmasında davalı A.... Çimento Sanayi A.Ş.'nin herhangi bir kusurunun olmadığı bilirkişilerin düzenlediği kusur raporu ile sabittir. O itibarla bu davalının 506 sayılı Yasa'nın 26 ncı maddesi hükümleri gereğince sorumlu tutulamayacağı açıktır.

Davalı işverenin 87. madde çevresindeki sorumluluğu yönüne gelince, adı geçen maddenin son fıkrası, "bir işte veya işin bölüm veya eklentilerinde işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştırması üçüncü kişiye aracı (taşeron) denir" hükmünü içermektedir.

Somut olayda, diğer davalı Limited şirket A... Çimento San. A.Ş.'den çalışmakta olan fabrikasının ihale yoluyla koruyucu bakım, makina bakını ve onarım işini almıştır. Davalılar arasındaki sözleşme dikkate alındığında davalı Limited şirketin aracı (taşeron) olmadığı, bağımsız işveren durumunda bulunduğu görülür.

Hal böyle olunca davalı A.... Çimento San. A.Ş. hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı düşüncelerle kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davalı A.... Çimento San. T.A.Ş. vekili

HUKUK GENEL KURUL KARARI

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresince temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davalılar A.... Çimento San. T.A.Ş. ile Seyhan Makine Endüstri San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında düzenlenen ve olay tarihinde yürürlükte olduğu anlaşılan sözleşmenin "işin konusu ve kapsamı" başlıklı 2. maddesi ile "diğer hususlar" başlıklı 10. maddesindeki kararlaştırmaların içeriğine göre A..... Çimento San. T.A.Ş.'nin asil işveren, diğer davalı S..... Makine Endüstri San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin ise 506 sayılı yasanın 87/son maddesi anlamına uygun taşeron sıfatında bulunduklarının anlaşılmış olmasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

SONUÇ: Davalı A... Çimento San. T.A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı (3.897.324) lira bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 29/04/1998 gününde oyçokluğu ile karar verildi.