Mesajı Okuyun
Old 21-06-2008, 12:00   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

İtirazı halleden merci sınırlı yetkili icra mahkemesi ise bu belirleme ve kapsamındaki bilirkişi incelemesi genel mahkemede açılacak bir davada kesin hüküm teşkil etmeyecektir. Genel mahkemede borçlu ve kefili aleyhine ayrı bir alacak davası açılabilir. Yalnız kefil aleyhine de kendi kefillik sorumluluğu bakımından dava açılabilir.Ancak,senedi elinde bulunduran ve takip/dava açan kişinin yetkili hamil/hak sahibi/davacı sıfatına sahip olabilmesi bu durumda ya ilk lehtar olmasına ya da senet devredilmişse senedi alacağın temliki hükümlerine göre devralmış olmasına bağlıdır. Bono vasfında bulunmayan ve bu nedenle adi senet vasfında olan bir senedin ciro yoluyla tedavül etmesi hukuken mümkün olmamakta, böyle bir senetteki hak ya senet üzerinde yazılı veya ayrı bir belgede yazılı alacağın temliki hususundaki bir temlikname ile devredilebilmektedir. Senedi temlik alan kişi ancak borçlu/keşideciye müracaat edebilmekte,temlik edenin sorumluluğuna gidilebilmesi için,borçlunun aczinden mesuliyeti ayrıca, açıkça ve yazılı olarak taahhüt etmiş olması gerekmektedir.
(BK alacağın temliki hükümleri cari olmaktadır.)

Üstelik bono vasfı olmayan bu belge yazılı delil başlangıcı mahiyetinde değil,adi senet vasfındadır ve hukuken bu nitelikte geçerlidir. Genel mahkemeden,Yargıtayca birçok kararda öngörülen ve uygulamada en çok itibar edilen,Üniversitelerin Güzel Sanatlar Fak.öğretim üyelerinden seçilecek üçlü bilirkişi heyetine grafolojik inceleme yaptırılması yönünde talepte bulunulabilir.